Arşiv Anasayfa Televizyon / Radyo / Magazin
Sayfalar: 1
Emika Sizi Çağırıyor! By: -minel- Date: 18 February 2015, 09:35:01
Emika sizi çağırıyor!


Bu yıl !f İstanbul'un açılışını yapan Çek asıllı İngiliz Ema Jolly, nam-ı diğer Emika'yı debut albümünden 4 yıl sonra, 'Klavirni' ile kendi ayakları üzerinde dururken dinliyoruz. Çıkış yaptığı elektronik müzik sahnesini bir kenara bırakarak gençliğinin çoğunu adadığı piyano müziğine ve notalara keskin dönüş yapan Emika, gurur duyduğunu 'Klavirni'yle Bohemya'yı ve piyano sever herkesi kendine çağırıyor.





Bu yıl !f İstanbul ’un açılışını yapan Emika, Ninja Tune Records’dan ayrılarak kendi plak şirketinden solo bir piyano albümü yayımladı.
Ona şöhreti getiren aynı isimli debut albümü ve 2013 yılında başarısını devam ettiren ‘DVA’nın ardından, Emika kendi yolunda ilerlemeye karar verip, daha az elektronik, daha çok sanatsal işlere yoğunlaştı.

Çek kompozitör Leoš Janácek ve Béla Bartók’tan fazlasıyla ilham alan Emika, çıkış yaptığı elektronik müzik sahnesini bir kenara bırakarak gençliğinin çoğunu adadığı piyano müziğine ve notalara keskin bir dönüş yaptı. Aynı zamanda çocukluğunu geçirdiği topraklara dönerek bir anlamda geçmişini hafızasında keskinleştirip belleğinde biriken notaları bir bir bu albüme iliştirdi belli ki.
Emika hakkında pek az kişinin bildiği, Berlin’in en popüler ve kült clubbing mabedi Berghain’ın 5. yıl toplaması ‘Fünf’ün konseptinin de aslında ona ait olması. Berghain’ın plak şirketi olan Ostgut Ton’un patronu Nick Höppner, toplama albüm için uzun zamandır ilginç bir fikir ararken Emika’yla tanışır ve onun kayıtlarından ve Berghain/Panorama Bar ile ilgili fikirlerinden çok etikilenerek toplama alübümü ona emanet etti.
Emika birkaç hafta boyunca kulübün çeşitli yerlerinde, değişik zamanlarda saha kayıtları (field recording’ler) yapar ve bu kayıtlar toplama albümde yer alması istenen tüm prodüktörlere gönderilir. Sonuçta ’Fünf’ toplamasındaki seslerin ve sample’ların büyük çoğunluğu, Emika’nın kayıtlarından oluşuyor. Aynı şekilde Emika, Native Instruments şirketi için de bir sürü sesler üretmişti daha önce.




‘Klavirni’ albümünde ise DVA’nın limited edition verisyonunda bulunan ‘Dilo’ 1-3’ün devamı var. Bu sefer 13 parça, ‘Dilo’ 4-16 ile kayıt tamamlanıyor. Emika yarım bıraktığı şeyi bitiriyor aslında.
Buckinghamshire’da, ailesinin yaşadığı ve çocukluğunun geçtiği küçük bir kır evinde, sadece bir Karl Müller piyano ve tam arkasına konumlanmış bir Zoom H4n ile kaydetmiş albümü. Doğaçlama piyano vuruşları, üzerine özenle serpiştirilmiş efektler, olabildiğine doğal kaydedilmiş Karl Müller titreşimleri, iyi bir ses sisteminde gerçekten kulakların pasının siliyor. Albümün modu ise Béla Bartók refernaslı, naif ama Bohemya pusluluğunda, karamsarmış gibi ‘sound’ eden, ama mutlu sonla biten…

Genç bir kızın kadınlığa geçtiğinin, artık ayakları üzerinde durduğunun göstergesi adeta. Belki de Emika bu yüzden ailesinin yanına gitmeyi ve bu notalara orada hayat vermeyi istedi. Başladığı işi bitirmek, geçmişini mühürleyerek hayatta açtığı yeni sayfayı, kendine ait notalarla süsleyebilmek ve yoluna devam edebilmek için...




Emika’nın sıradan bir elektronik müzik prodüktörü ya da klasik bir konservatuar mezunu olmadığını çoktan biliyorum. Müzikal geçmişiyle gurur duyan, yeniliklere meyak duyan, keşfetmeye bağımlı, yerinde duramayan bir müzisyen o.
Ne istediğini bilmek mi, ne istemediğini bilmek mi daha önemlidir? Emika en azından kendi istediği şeyi yaparak çoğu güncel prodüktörün aksine, ‘satacak’ sample’larla dolu parçalar üretmektense, ‘dinlenecek’ notalar yazmayı seçti. Gurur duyduğunu söyleyecek kadar sevdiği ‘Klavirni’, Bohemya’yı ve piyano sever herkesi kendine çağırıyor.


SiteMap - İmode - Wap2