Sayfa: [1]   Aşşağı İn :)
Gönderen Konu: Yatak Odasındaki Sıkıntılar  (Okunma Sayısı 1850 Defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte.
kezban62
Moderatör
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 11424



Üyelik Bilgileri WWW
« : 21 Kasım 2012, 19:26:18 »

Cinsel yakınlık, gerçek yakınlığın yalnız bir bölümüdür; ancak can alıcı bir bölümüdür. Eğer sevişme bir zorunluluk haline gelmiş ya da bütünüyle unutulmaya terk edilmişse ilişki önemli sorunlar içinde demektir. Doğudan batıya, kuzeyden güneye uzanan gezilerim sırasında, erkek ve kadınlarla yaptığım görüşmelerde şu sonuca vardım: Yatak odası iki ile dört yıllık evlilikleri sırasında sıkıcı olmaya başlıyor. Ancak üç aylık bir evlilikten sonra dahi yıkılan cinsel yakınlıkları da duymak artık şaşırtıcı olmaktan çıktı.
Yatak odasının sıkıcı olmaya başlamasının nedenleri oldukça karmaşıktır: Kızgınlık, içerleme, güvensizlik, iş hayatı, çocuklar veya sağlıkla ilgili kaygılar, duygusal uzaklaşma, cinsellikten ve hatta, zevk almaktan korkma veya yalnızca bıkkınlığı içerir. İlişkinizin yıllar boyunca gelişerek devamını arzuluyorsanız aklınızda tutmanız gerekecek bazı önemli noktalar vardır.

Bunların ilki ve en önemlisi şudur: Birbirinizi önemseyin. Unutmayın ki yaşayan her şey gibi bir ilişki, bir evlilik sürekli değişime uğrar, duygusal ve fiziksel değişimleri izlemek, gereksinimlerdeki değişiklikler öğrenmek, birbirinden uzaklaşmak yerine birlikte gelişmenin bir yöntemidir. Çoğu uzman, yıkılan evliliklerin temelinde karşılanmayan gereksinimlerin yattığını vurgular. Kadının daha çok ilgiye muhabbete ve anlayışlı bir dinleyiciye ihtiyacı varken, erkeğin de şefkate ve daha sık sevişmeye ihtiyacı olabilir. Gereksinimlerin listesini sonsuza dek uzatabiliriz ve bu liste hepimiz için farklıdır.

Eşlerimizle bu konularda yüz yüze gelmeyi göze alamadığımız için bilinçli veya bilinçsiz olarak gerçek arzu ve gereksinimlerimizi saklarız. Bu tutum hoş olmayan bir dizi tepkiye yol açar: Eğer gerçekten ne istediğinizi söylemezseniz, isteğiniz yerine gelmeyeceği gibi, bu nedenle kırgınlık, endişe, kızgınlık, düşmanlık, bunalım veya suçluluk duyabilirsiniz.
Gereksinim ve isteklerinizin açıkça karşı tarafa iletilmesi ilişkinizin gelişmesini bir yana bırakın devamı için bütünüyle gereklidir. Dahası, gereksinimlerimiz inanç, davranış ve kendi hakkımızdaki düşüncelerimizle birlikte değişime uğrar. Diyalogun yıllar boyu kopmadan sürmesi, bu değişimlerin öğrenilmesi ve bunlara uyumun sağlanabilmesi için tek yoldur. Bu, tüm yakınlıklar için. geçerli bir kuraldır.

Aşk ilişkisine iki insan tarafından girilir. Eğer iki kişi ayrı ayrı ve birlikte gelişmelerini sürdürmezlerse büyü ve heyecanın yerini can sıkıntısı ve çekişme çarçabuk alıverir.
Tüm bağımsız benliğimizi geliştirerek, bu benliğin başka bir varlıkla bütünleşmesini sağlayabiliriz. Yıllar boyunca yenilenen ve geliştirilen bir özsaygı ve değerlilik duygusu uzun süreli bir ilişkinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Duygusal durumu olduğu gibi korumaya çalışmak da birçok kadın ve erkeği bekleyen sinsi bir tuzaktır. İlişkiyi sarsacak herhangi bir harekette bulunma veya bir söz söyleme yerine çoğu erkek ve kadın tekdüze ve sıkıcı yöntemleri devam ettirirler. Sevişme, tatiller, akşam yemeği sırasında konuşmalar bütünüyle önceden bilinir, uyarıcılıktan uzak ve tatsız olmaya başlar. Eğer ne istediğinizi veya neler hissettiğinizi eşinize söylemekle veya onun sizce duymak istediklerini söylemekle «onu hoşnut ettiğinizi» sanıyorsanız büyük bir yanılgıya düşüyorsunuz demektir.

Bu tuzağa düşüp düşmediğinizi öğrenmenin bir yolu kendi kendinize ne kadar sık «yapmalıyım», «etmeliyim», «keşke yapabilseydim» dediğinizi saptamaktır. Eğer bu ibareler size hiç yabancı gelmiyorsa gereksinimlerinizi ve ilişkinizin temelini esaslı bir incelemeye tabi tutmanız gerekir. Uzun süreli aşk ilişkilerinin kayda değer diğer önemli bir yönü de her seviştiğinizde mükemmel bir deneyim geçirmeyeceğinizi bilmektir. Her seferinde havai fişeklerin patlayacağını sanıyorsanız her ikinizin de epey kandırmaca yapması gerekecektir. Kandırma ise yakınlığın özüne bütünüyle aykırıdır. Cinsel arzu, cinsel tutku ve cinsel gayret tüm diğer duygular gibi kabarır ve iner. En yakın ve yoğun ilişkilerde bile sevişme, bazen çok iyi bazen de kötü olabilir. Bu çok doğal, olağan ve sağlıklı bir olgudur. Asıl sürekli olması gereken ilişkiyi yürütmek istemidir.
İkinizden biri diğerinin istemesine rağmen sevişmeyi arzulamıyor olabilir. Değişik cinsel dalga boylarında olmak bütünüyle olağandır. Hepimizin farklı cinsel güdü düzeyi vardır ve bu düzey günden güne değişir. Eşinizle iyi bir iletişim içindeyseniz, onu kırmadan neyi isteyip istemediğinizi rahatlıkla ona iletebilirsiniz. Eğer o anda seks sizi ilgilendirmiyorsa nedeni öyle hissettiğinizi açıklamak ikiniz için de yararlı olacaktır. İşyerinde karşılaştığınız sıkıntılar, parasal sorunlar, sağlık, iş hayatı ve aile sorunları geçici isteksizlik yaratabilir.

Eğer özel bir probleminiz olmadığı halde canınız hâlâ sevişmek istemiyorsa, bunu yalnızca, cinsel arzunun doğal «gel-git» olgusuna bağlayabiliriz. Ancak kendinize ve birbirinize karşı dürüst, olun. Eğer gerçekte kayınvalidenize veya eşinizin akşam yemeğinde sarf ettiği sözlere darılmışsanız, ödenecek bonoları bahane etmeyin. Sizi üzen nedenleri açıkça ortaya koyduğunuz zaman, çoğunlukla cinsel barikatlar yıkılır ve duygusal yüklerinizden kurtulmuş olarak özgürce sevişebilirsiniz. Eğer isteksizlik on günden fazla sürerse fiziksel bir problem olup olmadığı belirlenmeli ve gerekirse bir cinsel tedavi uzmanına başvurulmalıdır. Yatak odasında beliren sıkıntıları yok etmek için gerekenleri sıralamadan önce bir noktayı daha akılda tutmamız gerekecek: «Sevginin çıkarcılığı». Burada şunu ifade etmek istiyorum; gerçekten sevildiğini, tüm ilginin odağı olduğunu hisseden, sevgilisinin ona olan arzusuyla yanıp tutuştuğunu bilen kişi, sonsuz bir mutluluğun gerçek adayıdır. Aşağıda «Kadınlar için» ve «Erkekler için»» başlıkları altında heyecan, romantizm ve duygusal açıdan seviyeyi yüksek tutacak bazı bilgiler verdim. Bu bilgilerin size yardımcı olacağını umarım.

Kadınlar için:
Sekse gerçekten ilgi duyduğunuzu ona belirtin. Görüşme yaptığım erkeklerden çoğu bana kız arkadaşlarının veya eşlerinin seks konusunda «orta şekerli», «çok gergin» ya da «çok kısıtlı» olduklarını söylediler. Gerçekten 'ilgili olmak' demek, doğal, sağlıklı ve arzulu cinselliğinizden tümüyle zevk almak demektir. Bu, kimi kadın için «seks yapmanın» katıksız fiziksel deneyimini yaşamak ya da sevişme dürtülerini, tümüyle farkında olarak suçluluk duygusuna kapılmadan örtbas etmeye çalışmamaktır. Kimi için ise kocasına ağır görünüşlü siyah kokteyl elbisesinin altına siyah jartiyer ve çoraplardan başka hiçbir şey giymediğini açıklamak kadar basit bir olgudur. Daha başka bir kadın için ise evliliklerindeki cinsel' problemleri kocasıyla açık yüreklilikle tartışabilme cesareti ya da kocasının cinsel hayallerine ortak olma isteği olabilir. Ona seksin harika bir şey olduğunu düşündüğünüzü ve arzulu bir vücutla seks yapmaya can attığınızı açık fikirle belirtmek, bir erkek için en önemli tahrik unsuru olacaktır.

Duygusal sinyaller göndermek: Alison Lurie 22 Ekim 1981'de New York Review of Books'da yayınlanan «Seks ve Moda» adlı makalesinde şöyle der. «Giyim bize kişilerin sekse ilgi duyup duymadıklarını anlatır. Yumuşak, akıcı, sıcak tonlar taşıyan giyecekler geleneksel olarak sıcak, gayri resmi, şefkatli kişilikleri belirtir. Hafifçe aralanmış bir kumaş parçası, bedenin bir bölümünü gözler önüne sermekle kalmaz çırçıplak kalmanın çok kolay olduğunu anımsatır. Sımsıkı, sarıp sarmalayan, tüm düğmeleri iliklenmiş-giysiler (eğer vücut hatlarını ortaya koymuyorsa) sert, cinsel açıdan kabuğuna çekilmiş kişilikleri yansıtır. Eğer dış dünyaya karşı tüm düğmeleri iliklenmiş tayyörlerle görünmek zorunda olan bir avukat veya tutucu kıyafetlerle gezen bir anne ya da bir büroda yönetici iseniz bile özel hayatınızda eşinize duyusal mesajlar gönderecek giysiler seçebilirsiniz.

İçi gösteren, dantelli siyah iç çamaşırları ve çorapların iç gıcıklayıcı özelliği eskiden beri kabul edilir. Birçok erkek bu şekilde örtünmüş bir kadını görür görmez tahrik olurlar. Yalnız burada temkinli olmak gerekir. Eğer daha önceleri hiç bu tip iç çamaşırları giymiş bir kadın değilseniz, eşinize bazı yenilikler denemeyi düşündüğünüzü belirttikten sonra buna kalkışın. Aksi halde eşiniz bu kıyafetiniz karşısında kızgınlıkla karışık bir şaşkınlığa düşebilir ya da cinsel arzusunu tümüyle yitirebilir. Giymekten rahatlık duyacağınız giysiler seçin. «Baby-doll tipi gecelikleri giyersem kişiliğimi yitirdiğimi zannederim» diyen Los Angeles'li sekreter şöyle devam etti, «ve rahatsızlığım hemen fark edilir. Ben pijama giymeyi seviyorum. Son zamanlarda pamuklu yerine saten pijamalar giymeye başladım. Eşim de yeni pijamalarımı çok tahrik edici buluyor. Eğer giysiniz içinde kendinizi seksi hissediyorsanız gerçekten de öylesiniz demektir.» Atlanta'lı bir otelci ise çoğu erkeğin ortak düşüncelerini şöyle ifade etti. «Giysilerin açık saçık veya seksi olması farklıdır. Daracık, vücuda fazlasıyla yapışan giysiler beni utandırır. Ama ipekli kumaşlar ve çoraplar içindeki kadınların görüntüsüne hayranım. İçlerinde bir beden olduğunu ima eden elbiseleri beğenmem bana kadın haklarına karşı 'şovenist erkek domuz' damgası vurdursa bile önemli değil!» Görsel etkiler: Neden erkekler siyah iç çamaşırlarını seksi bulurlar? Bu soruyu şöyle yanıtlayabiliriz: Dantelli siyah çamaşırlar, bunları görenlere belirgin bir erotizm ve belki de sevimli bir günahkârlık ima ederler. Seksi olan, iç çamaşırının kendisi değildir. Cinsel uyarımı yapan, erkeğin, bu tür iç çamaşırları giyen kadınlara bakış açısıdır.

Erkeklerde erken görsel tepkiler üzerine yürütülen araştırmalar daha kesin sonuçlar ortaya koydukça, kadınların bu bilgileri sevişirken kullanması çok doğaldır. Yatak odasındaki koltuğun üzerine atılıvermiş bir çift siyah çorap ve jartiyer, erotik fotoğraflar içeren bir kitap, seks dükkânlarına ait kataloglar, Hint ve İran minyatürlerindeki erotik sahnelerin tümü erkekte güçlü fiziksel tepkiler, bunların önemini kavrayan kadınlarda ise hayranlık duygusu yaratacaktır. Son senelerde bazı çiftler sevişirken fotoğraflarının çekilmesiyle cinsel arzularının güçlendiğinin farkına vardılar. Konuştuğum bir çift aynaları çok ustalıklı bir biçimde yatak odalarının çeşitli köşelerine yerleştirerek kendi resimlerini çekmeyi başarmışlardı. Burada uygulanan yine görsel uyarının ta kendisidir. Değişik pozisyonları ve vücudun değişik yerlerini görmek erkek ve kadınlar için güçlü bir afrodizyak olabilir.

Görsel dünyanın olanaklarını, beyinde resimlenen kelimelerle de kullanabiliriz. «Beyin sahip olduğumuz en önemli cinsel araçtır» sözünü hiç unutmamalıyız. Görüştüğüm kadınlardan biri eşiyle birbirlerine erotik hikâyeler anlattıklarını ve bu hikâyelerin en ufak detaylarına kadar inerek beyinlerinde, erotizmi yüksek görüntüler yarattıklarını söylemişti. Eğer hayal dünyanız hikâyeler anlatmanıza elverişli değilse erotik kitapları birbirinize yüksek sesle okuyun Kama Sutra ve Ovid'in Ars Amatoria'sı çoğu kütüphanede ve kitapçıda kolaylıkla bulabileceğiniz şahane kitaplardır.

Erkekler için:
Romantizm, romantizm, romantizm, romantizm... Romantizmin önemini ne söylesek yeterince vurgulayanlayız. Gerçekten de çoğu kadın evliliğin heyecan verici ve canlı kalması için en önemli unsur olarak romantizmi görmektedir. Romantizm, maceracı, coşkulu, heyecan verici bir rüya prensi olmak anlamına gelmektedir. Romantizm, eşinize sırf «seni seviyorum» demek için koca bir buket gül ya da bir demet menekşeyle eve koşmak, eşinize veya sevgilinize ikiniz için özelliği olan bir plağı veya bantı hediye edivermektir. Çoğu kadın için romantizm bir şeyler söylemek yerine bir şeyler yapmak anlamına gelir.
Delaware'li bir bilgi işlem programcısı «Bazen 'seni seviyorum' diye tekrarlamak fazlasıyla kolaydır. Sevgilimin bana hediye ettiği Shakespeare'in aşk soneleri ve kitabın içine benim için yazdığı sözler çok daha anlamlıydı» dedi.

Güzel bir şiir veya tatlı sözcükler içeren bir kart veya kısa not bir kadını bir biri arkasına sıralanan aşk sözcüklerinden daha fazla etkileyecektir. Bir arkadaşım bu düşünceyi en aşırı şekliyle uygulayan bir gazeteciden söz etmişti. Ed, yurt dışında muhabir olarak çalıştığı için çoğu zaman sevgilisi Jan'dan uzaktaydı. Jan, bir sabah banyoda büyük bir sürprizle karşılaştı. Tuvalet kâğıdına elini sürer sürmez, küçük beyaz kâğıtlara yazılmış «Seni Seviyorum», «Seni Özlüyorum», «Döneceğim» notları rulonun içinden bir biri arkasından etrafa saçıldı. Kadınları en çok sinirlendiren şeylerin başında, bir amaca yönelik veya beylik romantizm gelir. Konuştuğum kadınlardan biri «İçgüdünüz size gönderdiği çiçeklerin veya götürdüğü lüks lokantanın, elbiselerinizi daha çabuk soymak amacına yönelik olduğunu söyler» dedi. Romantizmin tek amacı romantik olmak ise büyük bir olasılıkla sevişme ile son bulacaktır.

Anlayış Gösterme: Söylediklerini gerçekten dinlemek için ona zaman ayırın. Sorunlarını ve davranışlarını ve bunların kendi sorun ve davranışlarınızdan farklılıklarını anlamaya çalışın. Eğer 'yorgunum' diyorsa belki de gerçekten öyledir. On saat çocuklarla uğraşmış veya işyerinde kâğıtlarla dolu bir masada çalışmış bir kadını tahrik edebilecek tek şey, ona ılık bir banyo ve sakinleştirici sıcak bir içecek hazırlamayı önermektir. Eğer onun sorunlarına eğilmek için zaman ayırır, gününün nasıl geçtiğini öğrenmeye çalışırsanız, size o denli çok minnet ve sevgi duyacaktır.

Onunla Konuşun: Nashville'li bir sekreter «Duygularını açığa vurmayan bir erkek kadar bunaltıcı hiçbir şey yoktur.» diyor ve çoğu kadının bu konudaki düşüncelerini yansıtıyordu. Kadınlar, iç ve dış dünyasında neler olup bittiğini iletme çabası gösteren erkeklere çok değer verirler. Eşiyle veya sevgilisiyle konuşmak için zaman ayıran erkek onunla ilgilendiğini ve ilişkilerinin gelişim ve devamlılığını arzuladığını belirtmektedir. Onunla konuşmak aynı zamanda onu sevdiğinizi ve onun dünyanın en güzel en alımlı en ilginç kadını olduğunu söylemeniz demektir (tabii gerçekten böyle düşünüyorsanız). Eğer bir kez ona espri yeteneğinin müthiş, anneliğinin mükemmel veya ev sahibeliğinin harika olduğunu söyledinizse, bu sözlerin on iki ay boyunca ona yeteceği anlamına gelmez. Biz değerli olduğumuzu, sevildiğimizi ve bize muhtaç olunduğunu sık sık duymak isteriz. Hepsinden önemlisi eşinize veya sevgilinize yatakta ve yatak dışında onu ne kadar arzuladığınızı anlatın. Bundan daha fazla onu tahrik edecek hiçbir şey yoktur. «Ona şahane bir sevgili olduğunu söyleyin. Göreceksiniz şahane bir sevgili olacaktır. Kadınlar kendilerini sağlam, emniyette ve çekici hissetmeğe bayılırlar. Karışma kendisiyle sevişmeye can attığını söyleyen bir erkek kendini yatak odasında karısının kolları arasında bulacaktır.» Bu sözler Portland'lı yakışıklı ve zeki bir erkeğe aittir.

Eğer kız bebeklerin ses ve gürültüye ne kadar duyarlı olduğunu anımsarsanız, ergin dişilerin kendilerine şiir okuyan erkeğe duyacağı hayranlığı ve üzerinde yaratacağı etkiyi kolaylıkla anlayabilirsiniz. Büyük âşıkların kullandığı, şiir okumak veya aşk sözleri fısıldamak gibi klasik yöntemler, romantizmi asırlar boyu canlı tutarak serpilip gelişmesine yardımcı olmuştur. Yönetimi Ele Alın: İş hayatına ek olarak çocukların ve sizin bakımınızı üstlenen bir kadının da bakım ve ilgiye ihtiyacı vardır. Konuştuğum kadınlardan biri bana şöyle dedi «Joe'nun bugüne kadar yaptığı en iyi şey bana kendimi bir prenses gibi hissettiğim bir hafta sonu vermesi oldu. En ince detayına kadar her şeyi planlamıştı. Broadway'de oynayan bir piyes için bilet almış, lüks bir lokantada yerlerimiz ayırtmıştı. Masada bizi bekleyen hafifçe soğutulmuş şarap bile vardı. Eve geldiğimizde yastığın altında altın zincirli bir kolye buldum. Ertesi sabah kahvaltımı yatağıma getirdi. Bulaşıklar dahi yıkanmıştı... Şimdi ben de onu bu denli mutlu edecek küçük sürprizler düşünüyorum.»

Masal Prensi rolünü bu denli uygulamayabilirsiniz, ama ona şöyle dediğinizi düşünün: «Takvimde cumartesi gününü işaretle ve sürprizimi bekle!» Özel bir konser için biletler alın, ya da ikinizin de sevdiği bir restoranda hafif bir öğle yemeği ya da yıldızların altında şarap ekmek ve peynirden oluşan bir piknik düzenleyin. Piknik sepetinizin içine küçük bir hediye iliştirin. En sevdiği koku, bir kitap, bir kart veya bir demet çiçek hoş sürprizinizi tamamlayacaktır.
Logged
Kadın Temsilcisi
KadıncaForum
*****

Offline

Mesajlar: 27222

View Profile
Re: Yatak Odasındaki Sıkıntılar
« Posted on: 20 Nisan 2024, 07:51:27 »

 
      uyari
Merhaba Ziyaretçi, Öncelikle Sitemize Hosgeldin. Ben KadıncaForum Botu Olarak Siteden Yararlanabilmeniz İçin, Üye Olmanızı Öneririm. Unutmayınız! Bu Site Sadece, Biz Kadınlara Özeldir.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Yatak Odasındaki Sıkıntılar oyunlari, Yatak Odasındaki Sıkıntılar programi, Yatak Odasındaki Sıkıntılar oyunu indir, Yatak Odasındaki Sıkıntılar program yükle, Yatak Odasındaki Sıkıntılar download, Yatak Odasındaki Sıkıntılar istenmeyen tüyler, Yatak Odasındaki Sıkıntılar resimleri, Yatak Odasındaki Sıkıntılar haber, Yatak Odasındaki Sıkıntılar yükle, Yatak Odasındaki Sıkıntılar lazer epilasyon, Yatak Odasındaki Sıkıntılar msn eklentisi, sarki sözleri
Sayfa: [1]   Yukarı Çık :)
 
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Mor Renk Yatak Odaları Yeni
Ev Dekorasyonu
kadinca 6 6797 Son Mesaj 22 Haziran 2012, 14:51:06
Gönderen : Alyssa Collins
Yatak Yeni
V - Y - Z
AnqeL_qiRL 1 2688 Son Mesaj 08 Ağustos 2010, 16:45:57
Gönderen : TwiLighT
Kadınların Toplum Hayatında Çektiği Sıkıntılar Yeni
Kadınca
Mavi_Kiyamet 0 1567 Son Mesaj 13 Kasım 2011, 04:36:21
Gönderen : Mavi_Kiyamet
Evlilik Öncesi Süreçlerde Yaşanan Sıkıntılar Ve Dikkat Edilmesi Gerekenler Yeni
Evlilik Hazırlıkları.
kezban62 0 2115 Son Mesaj 13 Nisan 2012, 16:57:44
Gönderen : kezban62
Çocuk Odasındaki Gizli Tehlike! Yeni
Pediyatri - Çocuk Hastalıkları
kezban62 0 1711 Son Mesaj 05 Nisan 2013, 20:37:55
Gönderen : kezban62