Sayfa: [1]   Aşşağı İn :)
Gönderen Konu: Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal  (Okunma Sayısı 1371 Defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte.
BuSHe
Kraliçe
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 404



Üyelik Bilgileri
« : 13 Kasım 2015, 22:42:43 »

Çift Konsül Sistemi ve Hannibal
İÖ 219, Roma

Cumhuriyetin ilk günlerinde Romalılar halkla devlet arasında varolan anlaşmanın ne olduğunu hemen anladılar. Tabiatı gereği devlet, ne kadar düzenli olursa olsun, her zaman vatandaşlarının özgürlüklerini kısıtlamaya çalışır. Elbette buna da devletin hep en iyisini bildiği gerekçe gösterilir.

Toplumun güvenliğini sağlamak için bir devletin eline bazı güçlerin verilmesi, herkesin iyiliği için bazı özgürlüklerden fedakarlık edilmesi gerekmektedir. Romalılar, elinde böyle güçler bulunduran, özellikle savaş zamanında başkumandanlık yapan yöneticilerine baktıklarında kendisini kolaylıkla diktatör olarak ilan edebileceğini görerek korkuya kapıldılar. Bu yüzden Roma'ya özgü bir yönetim tarzı olarak, bir yıllığına görev yapan çift konsül seçim sistemini getirdiler.

Bu sistem, pratik bir çözüm gibi gözüküyordu, çünkü bir şeyin yaptırılması için toplu karara varılması gerekiyordu. Savaş zamanında da konsüllerden sadece biri "savaş konsülü" olarak tanınacaktı. Bu adam ordularla beraber savaş alanına gidecek, birliklere doğrudan emir verecekti. Diğer konsül de Roma'da kalacak ve devleti yönetecekti. Roma'da kalan konsül, yerel muhafızlara, Roma etrafındaki birliklere doğrudan emir verme yetkisinde olacaktı. Böylece orduya hükmeden, seferdeki konsül megalomanca fikirler beslemeye başladığında bir çeşit denge sağlanabilecekti.

Tek sorun, iki konsül arasında yapılan görev dağılımının iki adam arasındaki ortak karara bağlı olması ve önceden belirlenen bir pozisyona sahip olmamalarıydı. Romalılar için bu mükemmel bir fikirdi. Senato'da karşıdevrim yapmak isteyen bir grup olsa bile, seçecekleri konsülün savaş zamanında orduya komuta etmesini garanti edemezlerdi. Diğer konsül bunu engellerdi. Böyle bir kördüğüm yaşansa bile, kabul gören çözüm her iki konsülün de savaş alanına gitmesi ve ayrı ayrı günlerde orduyu yönetmeleriydi. Burada da düşündükleri şuydu; aklından diktatörlük geçiren bir kumandan olursa, bölünmüş bir yönetim emellerine ulaşmasına engel olacaktı.

Eğilim, sadece savaşla başkent arasındaki ayrımı koymaktan ibaretti ve böylece sistem yıllarca başarıyla sürdü. Hatta Roma, İtalyan yarımadasında en büyük güç olmuştu. İÖ 3. yüzyıl ortalarında Kartacalıların güçlü donanmasını yenmişlerdi. Kartacalılar, İÖ 241'de yenildikten sonra sarsılan itibarlarını yerine getirmek için karşılık verecekleri anı bekliyorlardı.

İÖ 219'da Hannibal'in yönetimindeki Kartaca ordusu İspanya tarafından gelerek Romalılarla savaşmaya başladı. İki yıl içerisinde Kartaca ordusu Romalıları birkaç kez yenmiş, Alpler'de bir geçit oluşturmuş, Roma kapılarından bir hafta yürüyüş uzaklığındaki Trasimene Gölü kenarında kırk bin kişilik Roma ordusunu mağlup etmişti.

Halk arasında Hannibal'in yakında Roma'ya da gireceğinden korkulduğundan şehirde panik çıkmıştı. Bu olasılık, yetenekli Romalı taktisyen Quintus Fabius'un artçı saldırı tekniğiyle kısa bir süre geciktirildi. Hannibal'in erzaklarına yaptığı saldırılarla Kartacalıların erzağını oldukça azalttı, Kartacalıları etrafını arkadan çevirdi ve genel olarak düzensiz bir savaş yaptı. Bu, hiç Romalılara özgü bir teknik değildi. Onların tercihi doğrudan saldırıdan yanaydı. Bu nedenle tarihte başarılı savaş tekniği "Fabian Taktikleri" diye adlandırılırken Fabius ise görevinden alınacaktı.

Roma, İÖ 216 yılı için Lucius Aemilieus Paul us ve Gaius Terentius Varro adlarında iki yeni konsül seçti. Yaşça büyük olan Paulus'un savaş tecrübesi vardı, temkinli oluşu ve profesyonel tarzıyla tanınıyordu. Varro ise onun tam zıddıydı; fevri, diğerlerinin yönetimine karşı sabırsız ve şöhret tutkunuydu.

Fabius'un görev yaptığı bir sene boyunca büyük çapta değişimler yapılmıştı. Roma seksen bin kişinin üstünde yeni bir ordu yarattı ve askerleri savaş eğitiminden geçirdi. Her ne kadar savaş deneyimleri olmasa da, yüksek rütbeler önceki savaşlara katılmış deneyimli askerlere ve daha önceki savaşlardan sağ kalanlara verilmişti. Artık güney İtalya'da ilerleyen Hannibal'in bu ezici güç karşısında boyun eğeceği ve mahvolacağı görüşü hakimdi.

İki askeri kumandanın olması kimin alana gidip savaşacağı ve kimin oturup bekleyeceği problemini doğurdu. Her zaman işe yarayan sağduyulu davranış bu sefer işlemedi. Paulus deneyimliydi, bu yüzden de savaş alanına uygun komutan oydu. Hannibal'in yarattığı tehlikenin boyutunu anlayan da sadece oydu. Karşılarındaki rasgele bir şansla dize getirilebilecek bir kumandan değildi. Savaşması zor bir alanda karşı karşıya gelseler ve sayıca çok üstün olsalar bile, yine de yenmesi kolay olmayan bir düşmandı.

Varro bu öneriye şiddetle karşı çıktı. Kendisinin de en az Paulus kadar yetenekli olduğunu iddia etti, dahası Paulus'un şehirde kalmasını ve ihtiyatları kontrol etmesini önerdi. İhtiyar adamın böyle bir savaş için çok temkinli olduğunu, Romalıların tek ihtiyacının sayıca üstün ordularını kullanarak hızlı ve atak bir saldırı düzenleyebilecek birisi olduğunu söyledi. Varro, Hannibal'in kafasını Kartaca'ya geri göndereceğine ve Roma ordusunun savaşı hepten bitireceğine söz verdi.

Varro'nun Paulus'a kolay elde edilecek bir zaferi rahatça bırakmayacak olmasının yanı sıra Paulus'un da Varro'nun eline seksen bin adamın kaderini teslim etmeyeceği kesindi. Sonunda savaşa ikisi beraber gitmeye ve yönetimi bölmeye karar verdiler.

Böylece İÖ 216 yazında Roma'nın gelmiş geçmiş en büyük ordusu güneye doğru yola çıktı. Hannibal onları bekliyordu. Düşmana yaklaştıkça Varro'nun şevki azalmaya başlamıştı. Belki Paulus'la yaptığı konuşmadan etkilenmiş, belki de bir orduyu yönetmenin, savaşta olmanın sadece hedefi gösterip ileri komutunu vermekten ibaret olmadığını aniden anlamıştı. Hannibal'in bulunduğu bölgeye yaklaştıkça Varro aslında biraz daha temkinli olmaya başladı.

Orduyu yönetme sırası kendisine geldiği günlerde, Paulus'un o gün yapılması gereken harekatlarla ilgili söylediklerini de dinlemeyi ihmal etmedi. Paulus, sayıca üstün olmanın getirdiği avantajın farkındaydı. Yapmaları gereken iş, Hannibal'i çektikleri yerde sayıca üstün olan ordularının olayların akışını belirleyebilecek bir konumda olmaları, bir terslik anında geri çekilebilecek güvenli alanları bulunması ve Hannibal'in her hareketine karşılık verebilecekleri bir mevkiyi tutmalarıydı.

Ama Romalılar Hannibal'in yaptığı hareketi beklemiyorlardı; Hannibal arkalarından dolaşarak bir gece seferi başlattı. Cannae şehri yakınlarındaki bir erzak deposuna saldırdı. Depoyu ele geçirdikten sonra yakınlardaki bir nehri geçerek nehre arkalarını verdiler. Varro'nun komutasındaki güne rastlayacak bir şekilde harekatlarım ayarladılar.

Her şey çok iyi planlanmıştı. Depoyu kaybetmeleri Romalıların gururunu çok yaralamıştı. Bir kumanda hatası olarak da değerlendirilebilirdi. Paulus'un görev yaptığı gün ve gece gerçekleşen bir hataydı bu. Varro, Kartacalıların pozisyonunu fark edince birdenbire saldırgan bir cesarete kapıldı. Hannibal tam da istediği yerdeydi, gururlu Kartacalıların bu noktada çok büyük bir hata yaptıklarını düşünüyordu. Savunması bir yıkılsa, ordusunun geri çekilecek hiçbir yeri yoktu. Ya nehre düşüp boğulacaklardı ya da kılıçtan geçirileceklerdi. Varro tüm ordunun saldırıya hazırlanmasını emretti.

Paulus bu durum karşısında dehşete düştü. Temkinli davranması için Varro'yu uyardı. Hannibal ***** bir kumandan değildi. Deponun ele geçirilmesi gururlarını incitmek için özel olarak gerçekleştirilmişti. Hannibal'in seçtiği pozisyon bile ne kadar kolay yem olabileceklerini düşündürtmek amacıyla seçilmemiş miydi? Kesinlikle bunun aksi doğru olmalıydı. Hannibal, Romalıların kendisine saldırmalarını istiyordu. Birdenbire farklı bir tuzakla karşılarına çıkacak ve savaşı kazanacaktı.

Varro, Paulus'un söylediklerinin hiçbirini dinlemedi. Paulus'u fazla ihtiyatlı davranan yaşlı bir adam diye umursamadı. Bu, saldırgan, cesaretli bir askerin işiydi, her ağacın arkasında canavarlar gören, havadan nem kapan birinin işi değildi. Ayrıca Varro, bugün yönetme sırasının kendisinde olduğunu hatırlattı ve günün komutu 'ileri'ydi.

Belki de Paulus onu oracıkta öldürmeliydi. Ama Romalılar kanunlara saygılıydılar. O günkü konsül dahi de olsa, ***** da olsa, yasalar o anda gücü elinde tutanın yanındaydı.

Böylece Varro ordusuyla saldırıya geçti. İlk birkaç saatte her şey çok iyi gidiyor gibi gözüküyordu. Kartacalıların savunması Roma saldırısının ağırlığı altında çöküyormuş gibiydi. Romalılar onları sonunda nehre doğru çekilmek zorunda bıraktıklarında, Hannibal'in ordusu bir yay şeklini almıştı. Savaşın kontrolünü elinde tutmaya devam eden Hannibal'in ordusunun asıl gücü her iki taraftaki kanatlarıydı. Varro, tüm birliklerine saldırı emrini verdi, böylece ortalık karınca gibi kaynaşan bir kalabalıkla doldu. Sayıca üstünlüklerine güvenerek merkeze doğru yüklenmeye başladılar.

Tam o sırada Hannibal o zaman kadar pek bir şeye katılmamış olan yanlardaki birliklerine saldırı emrini verdi. Romalılar içeriye doğru dönerken Kartacalıların güçlü süvarileri Roma askerlerinin arkasına geçip bir anda çarpışmanın akışını değiştirdiler. Kısa bir süre içinde Roma ordusunun etrafı sarılmış ve her taraftan hücuma maruz kalmışlardı.

Panik baş gösterdi. Koskoca ordu tuzağa düşmüş, korkmuş bir kalabalığa döndü. Binlercesi kendi arkadaşları tarafından öldürüldü, ya ayaklar altında çiğnenerek ezildiler, ya da kendi canlarını kurtarmak için ilerlemeye çalışırlarken kılıç darbeleriyle parça parça oldular.

Gün sonunda neredeyse yetmiş bin Romalı ölmüş ya da esir alınmıştı. Kumandayı ikiye bölme fikri Roma ordusunun kötü sonu olmuştu. Ama bütün bunlara rağmen her şeyin sorumlusu kaçmayı başardı. Varro ve birkaç arkadaşı tuzaktan çıkmayı başardılar ve Roma'ya kaçtılar. Döndüklerinde hepsi yaptıkları hatadan dolayı sürgün edildiler. Paulus'a gelince... verdiği iyi fikirlerin ona sağladığı tek şey Cannae'de rahat bir mezar oldu. Savaş, on dört sene daha devam edecekti.
Logged
Kadın Temsilcisi
KadıncaForum
*****

Offline

Mesajlar: 27222

View Profile
Re: Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal
« Posted on: 19 Nisan 2024, 06:22:48 »

 
      uyari
Merhaba Ziyaretçi, Öncelikle Sitemize Hosgeldin. Ben KadıncaForum Botu Olarak Siteden Yararlanabilmeniz İçin, Üye Olmanızı Öneririm. Unutmayınız! Bu Site Sadece, Biz Kadınlara Özeldir.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal oyunlari, Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal programi, Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal oyunu indir, Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal program yükle, Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal download, Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal istenmeyen tüyler, Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal resimleri, Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal haber, Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal yükle, Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal lazer epilasyon, Çift Konsül Sistemi Ve Hannibal msn eklentisi, sarki sözleri
Sayfa: [1]   Yukarı Çık :)
 
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Hannibal Laguna Gelinlik Modelleri Yeni
Moda & Güzellik
kezban62 0 1673 Son Mesaj 20 Temmuz 2010, 18:40:15
Gönderen : kezban62
Bulutlarda Bir Çift Göz Yeni
İlginç - Garip Şeyler
Mavi_Kiyamet 0 1725 Son Mesaj 27 Ocak 2011, 19:35:29
Gönderen : Mavi_Kiyamet
Bir Çift Yürek Yeni
Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
Milena 1 2327 Son Mesaj 14 Temmuz 2013, 02:27:10
Gönderen : Karaelmas
Ünlü Çift Boşanıyor Yeni
Televizyon / Radyo / Magazin
kezban62 2 3410 Son Mesaj 12 Mayıs 2012, 18:48:00
Gönderen : Marilda Loussia
Ünlü Çift Boşanıyor! Yeni
Televizyon / Radyo / Magazin
kezban62 0 1791 Son Mesaj 29 Mayıs 2013, 12:01:30
Gönderen : kezban62