Sayfa: [1]   Aşşağı İn :)
Gönderen Konu: Ahmet Rıfat Şungar Fan Club  (Okunma Sayısı 4639 Defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte.
-LoSS AnGeL-
Kraliçe
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 729



Üyelik Bilgileri
« : 08 Mayıs 2010, 10:39:23 »


Ahmet Rıfat Şungar 9 Temmuz 1983 yılında İstanbul'un Kartal ilçesinde doğdu. İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı tiyatro bölümünden mezun oldu. Kariyerine oyuncu olarak devam etmekte.






Henüz 26'sında, genç bir delikanlı. Doğup büyüdüğü İstanbul Kartal'dan 21 yaşında çıkıyor, konservatuvarı başarıyla bitiriyor ve neredeyse ilk oyunculuk deneyimiyle Cannes Film Festivali'nde Kırmızı Halı'nın üstünde boy gösteriyor. Üstelik ödül alan bir filmin başrol oyuncusu olarak! Bu hikayenin kahramanı Ahmet Rıfat Şungar genç yaşına rağmen; oyunculuğuyla gerek Cannes jürisinin, gerekse Türk Sinema eleştirmenlerinin övgülerini topladı. Şungar, Cannes deneyimini ve hayata dair beklentilerini Esquire dergisine anlattı...

Oyuncu olmaya, ne zaman karar verdiniz?
Aslında hayatım boyunca oyuncu olmak gibi bir derdim olmamıştı. Aksine, yıllarca futbol oynadım ve en büyük hayalim futbolcu olmaktı. Ortaokul ve lise dönemimde, okulda kurduğumuz grupla tiyatro yapmaya başladık. Liselerarası tiyatro festivallerinde oyunlar sergiledik. Lise bittikten sonra, beraber tiyatro yaptığım pek çok arkadaşım konservatuvara gidip tiyatro okumak istiyordu. Bense utangaçlığımdan ve kendimi pek şanslı görmediğimden uzun süre bu fikirden uzak durdum. İşletme ya da iktisat bölümünü kazanmak için 3 kez girdiğim üniversite sınavını kazanamayınca, arkadaşlarımın teşvikiyle konservatuvar sınavlarına girdim ve kazandım.

Profesyonel kariyeriniz nasıl başladı?
Tiyatrocu Esra Akkaya'nın 'Sihirli Anahtar' adlı ajansına kayıtlıydım. O dönemler, ajans beni deneme çekimlerine gönderiyordu. İlk profesyonel deneyimim 'Jan Jan' filminde canlandırdığım küçük bir roldü. Tanıdık vasıtasıyla gelişen bir gönül işiydi. Profesyonel kariyerim arkadaş diyalogları ve ajansın yönlendirmesiyle başladı.

Televizyon deneyiminiz de var. 'Hatırla Sevgili'de ve bir-iki dizide oynamışsınız...
İlk dizi deneyimim son sınıftayken oynadığım 'Kaybolan Yıllar'dı. Dört bölüm sürdü ama keyifliydi. Sonra Şahan Gökbakar'la bir D-Smart reklamında oynadım. Sonrasında da, 'Jan Jan' ve 'Üç Maymun' filmleri ile 'Hatırla Sevgili' dizisi geldi.

Üç Maymun'da yer almanız nasıl gerçekleşti? Nuri Bilge Ceylan'la nasıl tanıştınız?
Ajanstan bir sinema filmi görüşmesi olduğunu söylediler. Son dakikada gittim görüşmeye. Bir tanıtım çekimi aldılar. Sonrasında yönetmenin Nuri Bilge Ceylan olduğunu öğrendim. Birkaç gün sonra Nuri Ağabey aradı ve beni görüşmeye çağırdı. Nasıl biriyle karşılaşacağım konusunda endişeli olmama rağmen, gittim. Kendisiyle çok samimi bir görüşme yaptık ve karşılıklı doğaçlama bir sahne oynadık. İki gün sonra aradı ve bana, "Film onaylandı, çekimlere başlıyoruz" dedi.

Başrol olduğunu nasıl öğrendiniz?
O görüşme sırasında çok önemli, çok yoğun bir rol oynayacağımı anlatmıştı Nuri Ağabey. Senaryo elime geçtikten sonra durumu kavradım. Aslında filmde dört karakter var ve hepsi başrol. Benim rolüm biraz daha yoğun, o kadar.

Neredeyse ilk oyunculuk deneyiminizle Cannes Film Festivali'ne gittiniz ve eleştirmenlerden olumlu not aldınız. Bu, size neler hissettirdi?
Bana, Kırmızı Halı'da yürüyeceğim için heyecanlı olup olmadığımı çok sordular. Aslına bakarsanız o halı, benim için sadece bir halı; gittim gördüm, gerçekten halı yani! Cannes'a gidişim yurtdışına ilk çıkışımdı; hayatımda katıldığım ilk festivaldi. Cannes Film Festivali, Oscar'dan sonra en önemli sinema ödülleri ama asıl önemli olan orada bulunmak değil; Nuri Ağabey ve diğer oyuncu büyüklerimle beraber yürümekti. Yaptığımız işin gururuyla gülümsemekti. En çok da Nuri Ağabey'i o sahnede gördüğüm anda gururlandım. Hatta tek heyecanlandığım an oydu. 'Üç Maymun' için Cannes'a gitmek bir şey ifade etmedi bana. Asıl güzel olan; eve döndüğümde ailemin yüzündeki gururu görmekti. O zaman, doğru yaptığımı anladım.

'Altın Portakal Film Festivali'nde 'En İyi Erkek Oyuncu' dalında güçlü aday adaylarından birisiniz. Sizce ödül alacak mısınız?
Verirlerse verirler, vermezlerse uygun görmemişler demektir. Gelen tepkiler ödül alabileceğim yönünde ama ben bu konuda hiç düşünmüyorum. Önemsemediğimi zannetmeyin. Ama çok heveslenip de alamadığında yıkılmaktansa, bu konuyu hiç düşünmemek daha iyi. Oyunculuğa böyle üst bir noktadan başlamak bana, bundan sonra çok çok iyi işlerde yer alma zorunluluğu getirecek.

Cannes Film Festivali'nde 'En İyi Erkek Oyuncu' dalında güçlü adaylardan biri olduğunuz konuşuluyordu. Ödül beklentiniz var mıydı?
Filmi izledikten sonra birçok insan gelip, ödülü alabileceğimi söyledi. Alsaydım mutlu olurdum ama bu ihtimali aklımdan hiç geçirmedim. Çünkü Cannes'a adım attığınız anda o festivalin bir yönetmen festivali olduğunu anlıyorsunuz ve doğal olarak yönetmeninizin oraya çıkıp 'En İyi Yönetmen' ödülünü almasını istiyorsunuz. Nuri Ağabey'in aldığı ödül, filmin tamamını taçlandırdı. Onun yerine içimizden biri çıkıp 'En İyi Oyuncu' ödülünü alsaydı ve filme bir ödül gelmeseydi, o zaman bu kadar gururlu olmazdım. Bunun başıma gelmesini de istemezdim. Çünkü Cannes'da ödül almış bir oyuncu olarak buraya dönseydim, belki de yolumu şaşıracaktım. Başıma gelen; en hayırlısı oldu.

24 Ekim'de vizyona girecek filmde, gerçekten üç maymunu mu oynuyorsunuz?
Evet. Filmde 'görmedim, duymadım, bilmiyorum' durumu tüm aileye hakim. Film, 'Aile nasıl birarada tutulur?' sorusuna cevap veriyor. Verdiği mesaj bakımından da bana yakın geliyor. Yaşadığım ilişkilerde, kol kırılıp yen içinde kalmıştır hep. Ben de hayatım boyunca pek çok kez üç maymunu oynadım ve bunu birşeyleri ayakta tutmak için yaptım. Zayıf insanlar üç maymun olamaz! Bu kararın arkasında duramaz.

Oyunculuk yapmadığınız zamanlarda neler yapıyorsunuz?
Artık yalnız yaşıyorum. Boş zamanlarımda arkadaşlarımla ve komşularımla görüşüyor, fırsat buldukça da Nuri Ağabey'le sohbet ediyorum. İş varsa sete gidiyor, çalışıyor ve koşarak eve dönüyorum. Evde yaşamayı seven biriyim. Bu piyasa, rengini bozmaya çok müsait. O yüzden mütevazı yaşamayı seçiyorum.

Biraz daha tanınmaya başladıktan sonra egonuz şişecek... O zaman, bu mütevazı duruşunuzu muhafaza edebilecek misiniz?
İnşallah her zaman bu sözlerimin arkasında durmayı başarabilirim. Ama hayat bu! Yarın beni aradığında ulaşamadığın, buraya gelmemek için kaprisler yapan bir adam da bulabilirsin karşında... Ben geçmişimi unutmam. Bu da; sağlam durmamı sağlıyor. Aileme çok bağlıyım. Çünkü onlara bakınca nerede durmam gerektiğini ve kim olduğumu görüyorum. Onlar, benim için hayatta her şeyden önce gelir. Hayattan çok fazla beklentisi olan biri değilim. Tek beklentim; ailemin mutlu olması.



Logged
Kadın Temsilcisi
KadıncaForum
*****

Offline

Mesajlar: 27222

View Profile
Re: Ahmet Rıfat Şungar Fan Club
« Posted on: 29 Mart 2024, 01:35:40 »

 
      uyari
Merhaba Ziyaretçi, Öncelikle Sitemize Hosgeldin. Ben KadıncaForum Botu Olarak Siteden Yararlanabilmeniz İçin, Üye Olmanızı Öneririm. Unutmayınız! Bu Site Sadece, Biz Kadınlara Özeldir.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ahmet Rıfat Şungar Fan Club oyunlari, Ahmet Rıfat Şungar Fan Club programi, Ahmet Rıfat Şungar Fan Club oyunu indir, Ahmet Rıfat Şungar Fan Club program yükle, Ahmet Rıfat Şungar Fan Club download, Ahmet Rıfat Şungar Fan Club istenmeyen tüyler, Ahmet Rıfat Şungar Fan Club resimleri, Ahmet Rıfat Şungar Fan Club haber, Ahmet Rıfat Şungar Fan Club yükle, Ahmet Rıfat Şungar Fan Club lazer epilasyon, Ahmet Rıfat Şungar Fan Club msn eklentisi, sarki sözleri
Sayfa: [1]   Yukarı Çık :)
 
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Çin Modern Tarihinde Yolculuk - U. Rıfat Karlova Yeni
Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
kezban62 0 1898 Son Mesaj 15 Nisan 2011, 09:49:27
Gönderen : kezban62
Oktay Rıfat Horozcu - Telefon Yeni
Şiir Köşesi
imge34 0 1458 Son Mesaj 05 Ocak 2015, 16:06:26
Gönderen : imge34
Oktay Rıfat Horozcu - Pencere Yeni
Şiir Köşesi
imge34 0 1511 Son Mesaj 05 Ocak 2015, 16:08:23
Gönderen : imge34
Oktay Rıfat Horozcu - Pembe Yalı Yeni
Şiir Köşesi
imge34 0 1477 Son Mesaj 05 Ocak 2015, 16:10:16
Gönderen : imge34
Oktay Rıfat Horozcu - Nara Benzerdin Yeni
Şiir Köşesi
imge34 0 1460 Son Mesaj 05 Ocak 2015, 16:11:55
Gönderen : imge34