Sayfa: 1 2 3 4 [5] 6 7 8 9 10 ... 16   Aşşağı İn :)
Gönderen Konu: Kitap Yorumları Buraya  (Okunma Sayısı 56288 Defa)
0 Üye ve 2 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte.
Bendis
Prenses
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 81



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #40 : 26 Şubat 2015, 14:38:13 »

Esmerkurabiyem  uzun uzun yazmak önemli değil canım. sen böyle de yazsan yeter  Gülümseme
Logged

Grey Delisi Gülümseme
Kadın Temsilcisi
KadıncaForum
*****

Offline

Mesajlar: 27222

View Profile
Re: Kitap Yorumları Buraya
« Posted on: 25 Nisan 2024, 18:42:59 »

 
      uyari
Merhaba Ziyaretçi, Öncelikle Sitemize Hosgeldin. Ben KadıncaForum Botu Olarak Siteden Yararlanabilmeniz İçin, Üye Olmanızı Öneririm. Unutmayınız! Bu Site Sadece, Biz Kadınlara Özeldir.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kitap Yorumları Buraya oyunlari, Kitap Yorumları Buraya programi, Kitap Yorumları Buraya oyunu indir, Kitap Yorumları Buraya program yükle, Kitap Yorumları Buraya download, Kitap Yorumları Buraya istenmeyen tüyler, Kitap Yorumları Buraya resimleri, Kitap Yorumları Buraya haber, Kitap Yorumları Buraya yükle, Kitap Yorumları Buraya lazer epilasyon, Kitap Yorumları Buraya msn eklentisi, sarki sözleri
Moreland
Tam Üye
***


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 54



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #41 : 26 Şubat 2015, 14:57:03 »

Loretta Chase - Senden Önce Senden Sonra


Tanıtım Bülteninden

Ona birçok isim takmışlardı ama melek o isimlerden biri değildi.
Sebastian Ballister, Dainler'in adı çıkmış Markisi, çok kötü ve çok tehlikeli biriydi. Saygı duyulacak hiçbir kadın bu lanetli adamla birlikte olmak istemezdi. Dain Markisi'nin de onlarla ilgisi yoktu zaten. Günah işleyip durmaktan vazgeçmiyor, gamsızca yolunda ilerliyordu. Ta ki bir gün bir dükkân kapısı açılana ve o kadın içeriye girene dek.
O, bu dünyadaki en kötü adama âşık olamayacak kadar zeki bir kadındı.

Jessica Trent kararlı, genç bir kadındı ve erkek kardeşinin yoldan çıkmasına ne pahasına olursa olsun engel olacaktı. Onu kurtarmak hem ailesini hem de ailesinin geleceğini kurtarmak anlamına geliyordu. Ve genç kadın bu yolda gerekirse şeytanla işbirliği yapmaktan kaçınmayacaktı. İşin zor tarafı, karşısındaki şeytanın inanılmaz derecede karşı konulmaz oluşuydu ve esas kurtarılması gereken Jessica'nın ta kendisiydi!

 Yoruma nasıl başlamam gerektiğini tam olarak bilmiyorum. Zira herhalde bu kitap benim en çok sevdiğim kitaplar arasında ilk 10 de çok çok rahat yer alır.

Öncelikle yoruma başlamadan önce uyarıyorum çok ciddi bir spoiler alarmı var!! Tüm kitabı anlatabilirim. Sonra bizi uyarmadı demeyin.

Her şeyden önce şunu söylemeliyim ben bu Sebastian'ın babası olacak yaratıktan ciddi anlamda haz etmiyorum. Zira karaktersiz, beyinsiz, gereksiz yere kibirli, çocuk psikolojisinden zerre kadar anlamayan aptal adamın teki. Sırf çocuk istediği versiyon doğmuyor diye ona zerre kadar değer vermeyen bulduğu her fırsatta aşağılayan bir adam - sanki sipariş usulü çocuk yapılabiliyormuş gibi.-

Sebastian hayatta tek başına kalmış, karşısına çıkan her zorlukla hiçbir destek görmeden tek başına savaşmış, özellikle duygular konusunda çok çok yıpratılmış bir adam. Kısa zamanda hayatla nasıl başa çıkması gerektiğini öğreniyor. Sevildiği için değil eğlenceli ve ahlaksız bir adam olduğu için çevresine insanlar toplanıyor. Kısacası insanları etkilemeyi biliyor ve bu da ona bir itibar sağlıyor.

Sebastian uzun iri yarı esmer kapkara gözleri olan bu Usignuo burnu olan bir adam - bu tabirin ne olduğunu kitabı okuyunca öğrenebilirsiniz. Nedenini hiç bilmiyorum insanlar onu tiksindirici buluyor ki bu KOCAMAN BİR SAÇMALIK.. Sırf bir insan düzgün hatlara sahip değil diye dışlanması  onunla dalga geçilmesi ne kadar doğru bu çok tartışmalı bir durum. Sarışın değil diğerlerinden iri yarı bebeksi bir güzelliği yok diye adamın hayatının içine sıçtılar resmen. - burda bol küfür ediyorum asabım bozuldu neyse-

Jessica ise minyon hatları olan gri gözlü beyaz tenli ve karakteri tam oturmuş bir hatun. Şunu söylemeden geçemeyeceğim Jessica benim en sevdiğim bayan karakterdir. Kitaplardaki bayan karakterlerden özellikle ana karakterlerin çoğunu sevmem zira onların o ezik halleri saçma sapan karakterleri ve tavırları benim sinirlerimi zıplatıyor. Bana göre bir kadın ne istediğini bilmeli ve Jessica gerçekten de ne istediğini çok iyi biliyor. Ve istediğini elde etme yolunda çok sağlam adımlar atıyor.Onun o kararlı halini ciddi anlamda çok seviyorum.

Jessisa ve Sebastian'ın tanışmasının ana sebebi Jessica'nın kardeşi Bertie aslında. Bertie Sebastianla takılıyor. Kumar içki vb. alemlerde çok fazla takılıyor bir kuruş para da kazanamadığı gibi aile servetinide yitirme aşamasında olduğu için Jessica bu olaya el koymaya karar veriyor. Kardeşini bu yola sokanların karşısına dikilip onu böyle şeylerden alıkoymaya kesinlikle kararlı.

Ve bir gün bir antikacı da tanışırlar. Bu tanışma hem Jessica'nın hem de Sebastian ın dünyasını sarsar. Tabi ki ikiside ilk anda o sarsılmaz duruşlarıyla dikkat çekerler. Çoğu kadının aksine Jessica Sebastianı aşırı derecede etkili bulmuştur ve Sebastian - Lord Dain , Lord Şeytan- son bilmem kaç yıldır ilk kez dünyasının baştan sona sarsıldığını hissediyordur.

Sonrası nasıl mı devam ediyor. Jessicanın adım adım Sebastianı etkilemesiyle. Hatunun yöntemleri cidden etkili hani o yöntemleri bende kullanmayı düşünmüyorum desem yalan olur ama tutup sırf adamı perişan etmek için vurur muyum bilemedim şu anda. Tabi ki sonra hakaret davası açıp adamı sinir eder miydim bu da çok kuşkulu bir durum. Ve Sebastian zımbırtı bir davayla Jessicaya para ödemektense hatunu toptan satın almaya kararlı - tabi ki böyle düşünerek kendini kandırıyor. Onun tek derdi Jessicaya sahip olmak ve arzularını dindirmek sözde!!-

Aslında ben Sebastian ın psikolojik tahlilini çıkarmayı planlıyordum. Sonra o kadar derine inmenin sizi sıkabileceğini düşündüm ve vazgeçtim ama ucunda değinmesem olmaz bu adam sevgiye aşırının aşırısı MUHTAÇ. Sebastian'ın deyişiyle Jessica onun sol yanını hedefliyor ve kitabın sonunda görüyorsunuz ki hedefini tam 12 den vuruyor.

Loretta Chase'nin baş yapıtı olarak kabul ettiğim bu kitabı okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Pişman olmayacağınızdan emin olabilirsiniz.

Alıntısız olmaz Gülmek Gülümseme

 "Sen de geçen haftanı konuk listeleri, düğün kahvaltısı menüleri ve birçok usandırı akrabayla geçirmiş olsaydın" dedi Jessica. " Sen de huysuz olurdun. Londra'daki her tüccar evini ablukaya almış ve oturma odanı kataloglarla ve örneklerle bir ambara benzetmiş olsalardı, sen de benim kadar öfkeli olurdun. Gazetede nişanlanma duyurumuzun yayınlandığı günden beri başıma üşüştüler."

"Hiçte huysuzlanmazdım." dedi Dain. " Çünkü asla canımı sıkmalarına izin vermezdim."

"Ben ? Yardım etmek ?? " dedi inanmaz bir tonda Dain. " Uşaklar ne halt yemeye yarıyor, seni küçük budala? Faturaları bana göndermeni söylemedim mi ben sana?

.............................

Dain Markisi 1928 Mayıs'ının on birine rastlayan güneşli bir pazar sabahında, merhum Baronet Bay Reginald'ın tek kız çocuğu Jessica ile Hanover Meydanı'nda bulunan St. George Kilisesinde papazın karşısına geçti.
Genel beklentilerin aksine Lord Dain o azametli binadan içeri girdikten sonra ne tavan çöktü ne de şimşekler çaktı. Sonunda Dain gelinini kollarının arasına sürüklercesine çekti ve dua kitabını elinden düşürecek kadar sıkı öptüğünde bir kaç yaşlı kadın bayılsa da St. George'un duvarlarını sarsan hiçbir gök gürültüsü duyulmadı.

.................................

Güzel, olanaksız annesine sadece bakmak bile onu mutlu edecekti. Hiçbir şey istemeyecekti... Ya da çok az şey : Sadece bir an için yanağında yumuşacık bir el. Tutkulu bir sarılma. Kendisini iyi hissedecekti. Deneyecekti...
Logged

Belki başka bir zaman , sonsuzluğun başka bir diyarında gelirim sana...
-minel-
Kraliçe
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 1449



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #42 : 27 Şubat 2015, 01:15:17 »




Lisa kleypas'ın kitaplarını severek okuyorum.Serinin bir önceki kitabını okurken Leo ve bayan Marks'ın hikayesini merak etmiştim beklediğime değdi.

 Leo ve bayan Marks 'ın atışmaları ,Henry ile Leo arasındaki diyologlar ve Meripen' in sözleri çok komikti.Diğer kitaplarda Amelya'nın kizdığında

 tek ayağını yere pıt pıt vurması ve Cam' ın onu bir kuşa benzetmesi -Yanlış hatırlamıyosam Saka kuşu-  Peynir , Meripen ' in Win' e olan korumacılığı ve tutkusu ,

 Pappy nin merakı ve Beatrix' in hayvan sevgisi beni çok etkilemişti.Bu kitapta da birbirleriye hiç geçinemeyen iki  zıt karakterin arasındaki atışmalar

ve kardeş sevgisi çok güzel bir şekilde anlatılmış.Mutlaka okumanız gereken eğlenceli ve komik bir kitap tavsiye ederim. Göz Kırp


---------------------


Harry ''Çay ve sandviçler bekliyor,'' dedi ''Kavga dabitti. Daireye dönelim mi ? ''

'' Kavgayı kim kazandı ? '' diye sordu Popy afacan bir tavırla.Bu, Harry'nin pek nadir sırıtmalarından birine yol açtı.

'' Kavganın ortasında bir konuşma patlak verdi. İkimiz de beyefendi gibi kavga etmeyi bilmiyormuşuz.''


----------------------------

"Seni her zaman güzel renkler içinde görmek istemişimdir.Pembe ya da yeşim yeşili...

Catherine in ifadesini görünce gülümsedi.O meşhur kozasondan çıkan kelebek gibi olacaksın."

Catherine in tüm sinirleri endişeyle gerilmiş olmasına rağmen espriyle karşılık vermeyi denedi."Tırtıl olarak oldukça rahatım."


-------------------------------

"Bu beşinci ya da altıncı evlenme teklifi mi oldu , pek hatırlayamıyorum."

"Bu sadece dördüncü."

" Dün de sormuştum onu da saydınmı "

"Hayır o gerçekten bir "Benimle evlenir misin " değildi , daha çok çatıdan iner misin " gibiydi ."

" Senle bir hayat kurmak istiyorum çünkü sensiz yaşayamam.Beni sevmek zorunda değilsin.Benim olmak zorunda da değilsin.

Sadece senin olmam için bana izin ver."

" Ahhh..."Fahişelerden biri içini çekti.

Başka biri gözlerini kuruladı. "Eğer o kız onu almıy' caksa, " dedi burnunu çekerek " ben al' cam . "  Dil Çıkart
Logged
BÖRÜLCE
Prenses
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 101



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #43 : 27 Şubat 2015, 09:29:47 »



Kitabı okudum ve gayet güzel olduğunu düşünüyorum.Bu tarz serilerin ilk kitabı daha çok seriyle ilgili bilgi vermek amacıyla uzun uzun anlatımlar içerir

ve bu da bazen sıkıcı olabiliyor.Ama bu kitapta sıkılmadım ben.Kedileri (Ev kedisi değil canım,leopar tarzı yırtıcı kedileri) anlatan bir seri.İnsandan yırtıcı

kedilere dönüşen varlıklar.Sürülerine Gurur diyorlar.Sürüden ayrılanlar ya da istemediği halde dönüştürülenler serseri olarak adlandırılıyorlar.Gurur da kız

sayısı az.O yüzden kızlar soylarını devam ettirmek için çok önemli.Kızlardan birisi Serseriler tarafından kaçırılınca bütün bölgelerdeki Gururlar alarma

geçiyor.Faith de Bir insan gibi normal bir yaşam sürmek isteyen,o yüzden ailesinin yanından ayrılmış bir kedi kızımız.Bu tehlikeli olaylar yüzünden eve

dönmeye zorlanıyor ve çok sinirleniyor.Kitapla ilgili tek sıkıntım bu Faith karakterinin cesur bir görüntü çizmeye çalışırken,olgunluktan uzak bir aptal gibi

görünmesine yol açan çocukça davranışları oldu.Onun dışında hareketli,heyecanlı güzel bir kitap.Seriye devam edeceğim.

Logged
-minel-
Kraliçe
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 1449



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #44 : 28 Şubat 2015, 14:56:35 »




Önce annesini kaybeden Lexi daha sora da babasının hastalığıyla yıkılır.Alzheimer hastası olan babasına bakmak için eğitimine ara veren Lexi

 babasını son günlerine kadar yanlız bırakmaz. Babasını da kaybedince kendine yeni bir hayat kurmak için San Fransisco ya taşınır.Karşı komşusu

ve yeni arkadaşı olan Hope ile birlikte iş aramaya başlar ve Hunter Reklamcılık'a iş için başvurur.İşe başladığında ise başına geleceklerden habersizdir.

Lisede beraber okuduğu ilk ve tek aşkı Vincent Drake Lexi 'nin yeni patronu olur ama Lexi' yi hatırlamaz. Vincent' e olan aşkı ve

 Jade 'nin huysuzluklarıyla Lexi' nin başı derttedir.

 Ben bu kitabı gerçekten çok beğendim.Lexi 'ye hayran oldum.Kişiliğinden ve karakterinden asla ödün vermedi.Her zaman doğru olanı yapmaya çalıştı.

Vincent ise uyuzun teki .Ne Lexi' yi hatırlayacak kadar önem verdi ne de ona iyi davrandı.Yaptığı her hatanın ve ona ettiği hakaretlerin

 ardından sanki önemsiz bir şey yapmış gibi özür diledi.Jade gibi bir kadınla sevgili olması bile ayrı bir konu.Değil Lexi ailesine bile hakaret etse

 yine de Jade' ye tek kelime etmedi.Sean ile Hope 'nin tanışması ve Hopenin hiç lafını esirgemeden Sean' la uğraşması çok  komikti.

Umarım bu kitap seridir ve Hope ile Sean'ın hikayesini de okuyabiliriz.Tavsiye ederim.


----------------------------


"Bu hislerden uzaklaşmalıyım.Tekrar lisedeki o acınası kız olmayacağım. "

"Sen acınası değilsin. "

Lexi homurdandı ve gözlerini devirdi. " Sırf elimdeki poşeti ararken gözlerinde beliren o ışığı görmek için yetişkin bir adama

 gizlice hamburger getiriyorum.Sırf bana o boğuk sabah sesiyle teşekkür etsin diye her sabah, kendisi çok daha iyisini yapabilecek

 yetenekte olmasına rağmen ona bir fincan kahve yapıyorum.Tanrım ,eğer masam onun ofis kapısının dışında olmasaydı ,

kapısına gidip bir an olsun görebilmek için muhtemelen saçma sapan bahaneler uydururdum."
« Son Düzenleme: 28 Şubat 2015, 14:58:39 Gönderen : -minel- » Logged
-minel-
Kraliçe
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 1449



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #45 : 01 Mart 2015, 12:52:05 »





Sabrina Jeffries bence tarihi aşk romanları konusunda en iyilerden .Bu kitap çok beğenerek okuduğum bir kitaptı.

Serinin diğer kitaplarını da beğenmiştim. Şüpheler ve kıskançlık yüzünden bir ailenin parçalanması ve bir annenin çocuğundan vazgeçmeye zorlanması

 çok üzücüydü.Ben bu konuda Pierce tarafındayım .Çünkü çok küçükken annesi ve babası tarafından akrabalarının yanında

yaşaması için gönderiliyor.Pierce bunun geçici bir durum olduğunu zannedip bir gün annesinin onu özleyeceğini ve almaya geleceğini düşünüyor.

Zaman geçipte onu almaya gelmeyince de ondan haber alabilmek için mektuplar gönderiyor ama hiç birine cevap alamıyor ve umudu tükeniyor.

Büyüyüp onlarla yüzleşecek yaşa geldiğinde ise annesi ve babası tarafından reddedilip evden kovuluyor.Annesinin haraketleri ve çocuğunu

reddetme sebebi doğrusu bana saçma geldi.Kendi oğluna gösteremediği ilgi ve şefkati refakatçisinin oğluna göstermeye çalıştı ama bence

kendi oğlu için daha fazla mücadele edebilirdi. Yine de anlatımı , konusu ve karakterleriyle hiç sıkılmadan okuyabileceğiniz harika bir kitap.

Bence hiç üşenmeyin ve seriyi en baştan başlayarak yeniden okuyup bu kitapla devam edin. Tavsiye ederim.  Göz Kırp


---------


Pierce “Benimle gelmek istermisin ? ” diye sordu Jasper ’a.

“Annem de gelebilir mi? Maisie? Kontes?”

Pierce eğleniyor gibi görünüyordu . “Bu üçü her yere seninle birlikte mi gelirler? ”

“Ş e y .. . ” Jasper bir an için düşündü . “Çoğunlukla. Maisie ile kalmam gerektiği zamanlar dışında yani, kimse tarafından görülmek istenmediğim zamanlarda ...”

 Jasper, Bay Fowler’a kaçamak bir bakış attıktan sonra fısıltılı bir sesle ekledi. “Yani Bay Siz -kim -olduğunu -bilirsiniz ’den saklanmam gerektiğinde .”


------------

“Hiçbir geyik uçamaz, evlat,” dedi Bay Fowler kesin bir  şekilde.

Jasper ona kötü kötü baktı. “Ren geyikleri uçabilir.”

“Şiirdekiler sihirli geyikler,” dedi Kontes nazikçe. “Onlar normal geyiklerin uzak akrabaları. Ancak normal geyikleri uçamaz."

Jasper, Kontes’e başını sallayarak “Öyle mi ? ” dedi sanki bu her şeyi açıklamış gibi.

 “Benim de Londra'da kuzenlerim var. Onlar da uçamıyorlar.”
Sırıt
Logged
gök yüzü
Prenses
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 207



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #46 : 01 Mart 2015, 15:28:19 »

               


                    Loretta Chase - Senden Önce Senden Sonra

Dain, annesinin sevgilisiyle kaçması ve babasının zalim davranışları yüzünden kötü bir çocukluk geçirmiştir.

Buna fiziksel olarak güzel bir çocuk olmadığı için arkadaşlarının dalga geçmesi de eklenince alaycı, eğlence düşkünü,

umursamaz bir adama dönüşür.

Jessica da erkek kardeşinin içki ve kumar düşkünlüğünün sorumlusu olarak Dain'i görür ve kardeşini ondan kurtarmak için

mücadeleye başlar.

Öncelikle ben Dain'i ve Jessica'yı çok sevdim özellikle Jessica'yı Gülümseme  Hiçbir zaman Dain'in altında kalmadı, her zaman

ona karşılık verdi. Özellikle Dain,  Jessica'yı toplumda rezil ettikten sonra Jessica'nın bir misillemesi vardı ellerine

sağlık kızım dedim  Sırıt

Dain de çocukken yaşadıklarını atlatamamış ve sevgi arayan bir adam ama bir konuda ona kızdım. Kendisi de çocukken

dışlanmış  olmasına rağmen bunu bir başka çocuğa yaşatmaktan çekinmedi. O kısımlarda ona biraz kızdım ama sonradan

onun da aklı başına geldi.

Kısaca ben kitabı beğendim, tavsiye ederim. Puanım 8/10.



"Bertie, böyle gözlerini kısıp bakarken tıpkı bir domuza benziyorsun. Aslında seni son gördüğümden bu yana
bir domuz gibi şişmişsin.
En az on iki, on üç kilo almışsın hatta belki de on dokuz, yirmi. Ve hepsi göbeğinde toplanmış gibi görünüyor.
Aklıma Kral'ı getirdin."

"O balina mı? Hayır, benzemiyorum. Sözünü geri al, Jess."

"Almazsam ne olur? Üstüme mi oturursun?"   Sırıt



"Senin kız kardeşin ve en yakın arkadaşın olarak sana tavsiyede bulunuyorum: Dain kaçırılmaz bir fırsat bence.
Kancayı tak ve  ona oltayı at."

Jessica konyağından koca bir yudum aldı. "Bu bir alabalık değil, Genevieve. Bu kocaman aç bir köpek balığı."

"O zaman sen de zıpkın kullan."   Sırıt

Logged
-minel-
Kraliçe
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 1449



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #47 : 02 Mart 2015, 14:01:26 »




Güçlü kadın karakterlerin olduğu kitapları seviyorum.Bu kitapta öyle başladı ama sonra

Karenin Toprak ve korumalığını yaptığı Can arasında kalması beni sinir etti.Ben bu hikayede Toprağı daha çok sevdim ve

Karenin onu seçmesini  bekledim ama her zamanki gibi zengin ve yakışıklı olan starımız kazandı.Canın annesinin onu terketmesi ve babasının

kendini kurtarmak için suçlu insanlara onu  ihbar etmesi çok üzücüydü.Bazı kitapların sonunu tahmin etmeye çalışırım ama bu hikayenin sonu beni şaşırttı.

Tam bunlar kavuşamayacak Karen gidiyor derken Can ve Toprağın annesi -şaşırmayın onlar kardeşmiş- her şeyi itiraf etti .

Toprak Karen e olan sevgisini kalbine gömdü ve Can ile Karen kavuştular.Karen ve canın düğününde Melis in söylediği şarkı  hikayeye çok güzel uymuş.

Toprağın gözlerine bakarak  şarkıyı söylemesi çok tatlıydı.Toprak ile Melis in hikayesini de okumak isterim.Buradan yazarımıza duyurulur.

Güzel bir kitaptı .Beğenerek okudum tavsiye ederim. Göz Kırp


------------------------

Ama
En çok da yatak odası gülüşüne hasta olmuştum kadının.Resmen Ben kaşarım. Celsene. Beni rendelesene! diyordu.

Bense bu rendeleme eylemi için duvarı mı kullansam,yoksa yeri mi diye sürekli fikir değiştirip duruyordum.


-----------

Böyle zamanlarda, İstanbul'da yaşamaktan nefret ediyordum. Eminim kötü adamlar bu trafiğe hiçbir zaman yakalanmıyorlardı.

Şeytan yoldaşına yardım etmek için işbaşındaydı çünkü. Peki ya iyilerin koruyuculan neredeydi? Haa! Kesin onlar da trafiğe takılmakla meşguldüler!

 Ondan sonra Neden kötüler hayatta hep 1-0 önde? dive sorarlar. Cevabı belli efendim! Şeytan çalışıvor, ivilik melekleri de yatıyor!


-----------

Soğuk nevale! Ona Venüs demeyecektim artık! Bay Buzparçası, Plüton ya da Satürn'ü hak ediyordu.

Kısa süren yolculuğumuzun sonunda, Can ceketini giymek için canhıraş bir çaba içine girdiği sırada, Plüton dallaması mı desem,

 yoksa Satürn dingili mi? diye düşünüyordum.
  Dil Çıkart
Logged
gök yüzü
Prenses
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 207



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #48 : 04 Mart 2015, 13:42:43 »


                 


                 Loretta Chase - Aşkın kalesi

Lisle çocukluğundan beri bir aile dostlarıyla birlikte Mısır'a gidip oradaki kazılara katılmaktadır. Ailesi ise onun Mısır

hevesinden bıkmıştır ve aile mülkü olan bir kaleyi düzene sokmak için onu İskoçya'ya gitmeye zorlarlar.

Olivia ise Lisle'in çocukluk arkadaşıdır. O da macera arayışındadır ve kale yolculuğuna kendini de dahil eder.

Kitabın ilk kısımları güzel başlamıştı, önce Lisle'in Mısır'dayken Olivia ile mektuplaşmaları vardı özellikle

Olivia'nın mektupları komikti  Gülümseme
 
Ama konu ilerledikçe biraz sıkıcılaştı gibi, kitap elimde süründü. Çiftimiz ve refakatçileri İskoçya'ya giderken olaylar çok

uzatılmıştı bir an önce gidecekleri yere varsınlar artık diye isyan etmiştim  Sinirli

Sonrasını da zaten bitsin diye hızlı hızlı okudum.

Bir yaş konusuna değinirsem Lisle 24 yaşındaydı, bir historical için yaşı küçüktü bence, daha büyük olmasını isterdim.

Kitapta biraz eğlence varsa o da Olivia sayesindeydi. Onun diyalogları, entrikaları kitaba renk katmıştı.

Onun dışında kitap sıradandı, okunmasa da olur yani. Puanım 5/10.


Logged
Bendis
Prenses
*


Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 81



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #49 : 06 Mart 2015, 10:13:40 »

Okuduğum ama yoğunluktan yorum yapamadığım kitapları yeni kitabıma başlamadan yapayım dedim Gülümseme





Böğürtlen Kışı - Sarah Jio

Çok satılanlar listesinden seçerek beğendiğim nadir kitaplardan. Genellikle o listeye bakarak aldığım kitaplar pek tat vermiyor bana, sanırım beklentim biraz büyük olduğundan.
Bu kitap çok hoşuma gitti. Uzun zamandır okumadığım için üzüldüm ama sanırım vakti gelmemiş benim okumam için. 1 metreye yakın kar olan köyümüzde sobanın yanında okudum inanılmaz zevkliydi. Vera.. Çok ama çok içim acıdı Vera'ya. Çocuğuna bakmak için sarfettiği emek, vefakarlık inanılmazdı. Özellikle bir bölümü içime gerçekten çok dokundu; Vera oğluna bakmak için bir otelde akşamları çalışmaktadır, müşterilerden birinin odasına sipariş ettiği pastayı götürürken oğlununda çikolatalı pasta yemesini istediği an, bütün çocukların çikolata yiyebilmesini dilediği an..   Sarah Jio'nun kalemi gerçekten çok güçlü. Herkes bu kadar güzel aktaramaz okuyucuya duygularını. Claire ise bitmek olan evliliğini Böğürtlen Kışı sayesinde kurtarır. Haftalık yazısına yetiştirmesi için Böğürtlen Kışı'nı konu veren patronu sayesinde kendini Vera ve Daniel'in hikayesini çözmeye adamış vaziyette bulur.
İçimi parçalayan ama çok tatlı bir his veren hikaye. Dram kitaplarından hiç hoşlanmam, ama bu yazar ne yaptığını iyi biliyor. Okumadıysanız okuyun.  Cool

"Ona böğürtlen kışı diyorlar. Meteorologlar, mevsim sonu görülen ani soğukları böyle adlandırılıyor. İlginç, değil mi?"
***
"Çocuklar annelerinden önce ölmemeli."






Hafta Sonu Kaçamağı - Sydney Landon

Bu kitabı nasıl anlatacağımı bilmiyorum. Çok büyük beklentiyle başladığım kitaplardan. Çok beğendiğimi söyleyemem ama tatlı bir hikayesi var.
Claire patronu Jason'ı çok beğeniyor ama Jason'ın onun adı hariç başka hiç bir şeyini bilmediğini düşünmekte. Jason'ın asistanı olan Claire aynı zamanda ek iş olarak annesinin giderlerini karşılayabilmek için pastanın içinden çıkan parti kızı işini de yapmaktadır. Gittiği partilerden birinde pastadan çıkar çıkmaz patronu Jason'ı gördüğünde ikisi de ufak çaplı bir şok geçirir.  qulkjsd
Jason çok korumacı, Claire ise bir o kadar özgür hissetmeyi seviyor. Aradaki bu çatışmadan bakalım kim galip gelecek Gülümseme
Kitapta bence bir mantık hatası var. İlk başlarda Claire hep sıkıcı kumaş pantolonlar giyen zevksiz giyim tarzı varmış gibi anlatılmış ama kapaktaki hatun hiç öyle durmuyor. Gülümseme
Claire'nin arkadaşı Suzy'e bayıldım. Çok güzel espriler yapıyor Gülümseme

"Claire ve Suzy arasında geçen bir konuşma:
'Jason sana bu hafta sonu evine gelmek ister misin diye sormamı istedi. Orada şirket birleşmesi hakkında Grayson ile çalışacağız ve görünüşe göre Grayson senin de gelip gelemeyeceğini sormuş'
'Iğğ...gerçekten mi? O eski kafalı benimle kurtlarını dökeceğini mi sanıyor? Yani aslında yakışıklı ama o kadar kibirli olması utanç verici. Jason'a göbek deliğimde biriken pamukçukları toplamayı tercih edeceğimi söyle' "
aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa
***
"Restorana Jason'dan önce varırsa parmağındaki bandaji farkettirmeyebilirdi. Makyajını hızla bitirip dairesini kilitledikten sonra arabasına doğru yola koyuldu. Ah, harika, seksi görünmek yerine bir ördek gibi paytak paytak yürüyorum."  qulkjsd
***
"Claire, Jason'ın onu izlediğini görünce kızardı. "Bu gece çok güzel görünüyorsun Claire, mavi sana çok yakışıyor."
'Teşekkürler. Sende çok güzel görünüyorsun.B-ben hoş görünüyorsun demek istedim.' Ah harika, bir iş yemeğinde mezuniyet balomdaymışım gibi davranıyorum ve önce patronuma güzel göründüğümü söyledim. Lütfen masa açıl ve beni içine al"
 123123






Deli Divane - Nehir Erdem

Yüzümde kocaman gülümsemeyle okudum bu kitabı. Okuma fırsatı bulursanız okuyun derim. Hikayesini yazıp sizi sıkmayacağım. Birkitapdelisi bloğundan aldığım görselleri size ekleyeyim siz karar verin okuyup okumamaya. Ben beğendim. Babaanneyi daha da çok beğendim. Böyle net hatunlara bayılırım, bu tontiş nine sizi sevmezse artık Allah yardımcınız olsun  qulkjsd
Tek kızdığım nokta Mehmet'in Yeliz'e neyse okumayan çok ben yazmayayım spoiler olmasın. Ama okuduğunuzda zaten hak vereceksiniz bana.
Eğer karşınızdakinin masum olmasını istiyorsanız sizde masum olmak zorundasınız. Ben her şeyi yaparım ama sen kadınsın tribine giren erkekler midemi bulandırıyor.

"Hemen içeri giriliyor ve o üstler temizleniyor. Duru hanım, sizin doğum gününüz hatırlatırım. İki yaşına giren bir kız, artık genç kızdır. Hiç yakışmıyor... Misafirlerimiz gelmeye başladılar bile.."
"Eveeetttttt ben genç kız olduuummm! Evlen'cem!"
 123123

***
"Buyrun Yeliz Hanım odanıza geçelim.'
Sinirlenen Yeliz arkasından yürüyen adama ters ters baktı.
'Bunu benim demem lazım değil mi? Ev sahibi benim.'
Yeliz'in çemkirmesine sırıtırken, kızın kulağına doğru diğerlerinin anlamayacağı şekilde fısıldamıştı genç adam.
'O zaman beni odana götür Yeliz.'
 Sırıt









Çifte Vuruş - Olivia Cunning

Trey.. Trey... Treyyy.....  qulkjsd
Kirazlı lolipop manyağı tatlı serseri. Yorum yaparak sizi daha fazla heyecanlandırmak istemiyorum. Bu kitap ile birlikte Günahkarları tamamladık. Yazar aştı kendini ama Trey'den beklenilecek şekilde yaptı  qulkjsd +18 filan değil +25 olmalı bence.

Fırsatını bulursanız okuyun  qulkjsd

"Bütün dolapları iki kere kontrol ettikten sonra, otobüsün ön tarafına doğru harekete geçti. Otobüsü kullanan Sed'e;
 'Durmamız gerek! Bütün lolipoplarım bitmiş!' dedi.
'Trey, saat sabahın ikisi ve dağ başındayız. Durmak istesem bile-ki bunu istemiyorum- önümüzdeki yüz kilometre boyunca lolipop filan bulamayız.'
'Bir lolipopa ihtiyacım var. Hemen!'
'Tatlım galiba çantamda bir tane olacaktı' dedi Reagan.
Trey döndü ve Reagan'a sanki cennetten inen bir melekmiş gibi baktı."
 123123
***
"Dare, Reagan'a artık bir starmış gibi davranması gerektiğini anlattıktan sonra Reagan'ın tepkisi:
'Pekala' dedi Reagan. 'Deneyeceğim'. Reagan esniyormuş gibi yaptı. 'Bu jette olimpik bir yüzme havuzu olduğuna ve tam donanımlı bir spa olmadığına inanamıyorum. Bu şartlar altında nasıl yaşamam bekleniyor? Lanet olası biram nerede? Soğuk olsa iyi edersiniz.' Reagan, kahkaha atan Dare'e baktı ve 'Nasıldı?' diye sordu.
'Çok daha iyi'.
123123
Logged
Sayfa: 1 2 3 4 [5] 6 7 8 9 10 ... 16   Yukarı Çık :)
 
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Kopyala Yapıştır Yaparken En Son Ne Kaldı? Buraya Yapıştır. Yeni
Board Oyunları
KadincaForum 4 4399 Son Mesaj 30 Ocak 2013, 00:07:49
Gönderen : kezban62
Allah Rızası Için Buraya Her Giren Okusun Bunu.! Yeni
Geyik Muhabbeti
Milena 5 8649 Son Mesaj 26 Mayıs 2014, 03:57:21
Gönderen : ssüheyla
Evlenmek Isteyenler Buraya Yeni
Evlilik Ve Aile
Mavi_Kiyamet 0 2594 Son Mesaj 21 Aralık 2011, 19:06:41
Gönderen : Mavi_Kiyamet
Sonunda Buraya Da Uğradım :) Yeni « 1 2 »
Tanışalım & Kaynaşalım
smart-lady 13 9502 Son Mesaj 01 Kasım 2012, 20:33:24
Gönderen : Mavi_Kiyamet
Financial Times: Türkiye'nin Büyük Güç Olma Hayali Buraya Kadarmış Yeni
Güncel Haberler
-minel- 0 1481 Son Mesaj 04 Mart 2015, 14:02:05
Gönderen : -minel-