kişisel gelişim makaleleri - doğa ve insan dengesi - insanların geçtiği çetin sınavlar
Bugüne dek ebeveynlerin çocuklarını, yöneticilerin çalışanlarını, eşlerin ve sevgililerin birbirlerini, siyasi güçlerin halkı… Mütemadiyen bir kalıba sokma gayretinin artık kabul görmediği ve her noktada toplu isyanların baş gösterdiği günleri yaşıyoruz.

İnsanoğlunu kendi özünden uzaklaştırarak mekanikleştiren, tüketmeye, yok etmeye dayalı sistemler ve tek taraflı otoriter yaklaşımlar sorgulanıyor. İnsanlar ayaklanıyor, özgürlükleri için direniyor, sevgi ve cesaret her zamankinden daha fazla ön plana çıkıyor.

 Doğallığı, samimiyeti, özgür ve mutlu bir hayat yaşamayı; para, güç ve itibar kazanmaya tercih eden yeni nesil, bastırılmış duygulara sahip ve sistemlere itaat etmeye alışmış eski kuşakları dirilmeye ve harekete geçmeye zorluyor.

 Spritüel farkındalığı yüksek kişiler ise bunun bir sürpriz olmadığını zaten biliyor, olan biteni büyük resme bakarak farklı bakış açıları ile yorumlayabiliyor. Bu süreçlerin sancılı ve zor geçeceğini tahmin etse de dünyanın ‘pozitif bir dönüşüm’ içinde olduğunu çok iyi biliyor.

 Yaşananların bir ‘denge arayışı’ olduğunu, doğanın veya başkalarının efendisi değil, bütünün bir parçası olduğumuzu özümsememiz gerekiyor. Uyum ve denge içinde yaşamanın önüne geçen ve hareket alanlarını sınırlayan tüm blokajların kalkması için emek sarf etmek ise yeni dünyanın oluşumunda kilit rol oynuyor.

 Tek bir kıvılcımın kocaman bir yangına dönüşebileceğini hepimiz görüp yakından tecrübe ettik.

 Bu kıvılcımı bir yangına ya da bir cennet bahçesine dönüştürmek insanoğlunun elinde…

Tek bir dünya var.

 Uyan!