Ten Uyumu

Baldırıma dolanmış beyaz bir baldır Alevli bir bakış, düşünce fışkırıyor içinden Hele şu iki meme yok mu Tanrısal bir elin yuvarlaklaştırdığı o aşk meyveleri
Göğüs üstünde ikisi aynı anda titreşen Kavradığımda ellerime kocaman kocaman gelen!
Alfred de Musset

Daha önce de söylemiştik: Tam aşk peşrevine girdiğimiz zaman, okşamaların tarzı değişir; aranan dokunma uyarılan, daha büyük bir yüzey üstünde, tam bir ten temasını gerektirdiği için de, bunların ilk özellikleri «beden bedene» olarak belirecektir. Şimdi soyunmuş bulunan iki sevgili, daha önce yapmamışlarsa, genellikle, uzanıp yatma pozisyonuna gireceklerdir. Bedenler sımsıkı bitişecektir; ancak, çoğunca, yan yana duruma gelinecektir; çünkü bu durum başlangıçta bir süre ellerin ve ağızların en büyük serbestlik içinde çalışmasına olanak vermektedir; kimi zaman da, birbirinin sıcaklığını ve ağırlığını bütünüyle hissetmek isteyen eşler yüz yüze bir durumu yeğ tutmaktadırlar. Sevgililerin karşılıklı ihtiyaçlarına göre, bu iki durum sürekli olarak ve uyumlu bir biçimde yer değiştirecektir.

Unutmayalım ki, beden bedene temas, giysi ve durum engelleriyle etkisi azalsa bile, temel bir cinsel uyarıcıdır. Ne istekler doğar bir beden bedene temasta! Adına «dans» denen, iki insanın birbirini beden bedene tanımasına olanak veren ve toplumca kabul edilmiş yaklaşmayı düşünelim: Ne duyumlar doğar ve gelişir dansta! Aynı ritm içinde kayan ayakların oyunu, birbirine değen dizler, bitişen yanaklar, birbirine basılan gövdeler, sürtünen kalçalar, kimi zaman, birbirine iyice yabancı kimselere resmî olarak birleşmiş birçok çiftin hiç bir zaman tadamayacağı bir karşılıklı fizik çekicilik durumu yaşatmaktadır.

Beden bedene gelindiği zaman, özellikle de yüz yüze durumuna girildiğinde, görsel uyarılar yerini artık dokunma uyarılarına bırakacaktır. Okşamalar alan değiştirecek, bedenin üst bölümünden kalçalara, sırta ve cinsel bölgeye kayacaktır. Bununla birlikte, eller çok direkt girişimlerde bulunmak için henüz çekingen olduğundan, bunlar, âşıkların tutkularını birbirine ilettikleri bir sürtmeler ve bastırmalar dizisi halindedir. Erkek, kalkmış penisini kadının tatlı yumuşak karnına sürtecektir, kadın da eşini böğürlerinden kavrayıp kendi bedenine bastırarak bu coşku verici teması destekleyecektir. Bacaklar sarmaşacaktır; erkeğin dizi kadının butları arasına kayarken, kadın da bacaklarını erkeğinkilere bitiştirecek, ya da kalçalarını sıkacak, böylece onun cinsel organının en duyarlı bölümünün sertleşmiş kaslarıyla temasa geçecektir.

Kadın, çok doğal olarak, kendisini kavramış olan erkeğe sımsıkı sarılarak onun sırtına küçük yumruklar indirebilir, kaslar boyunca bu bölgede parmaklarını tatlı tatlı gezdirebilir; o sırada erkek de onun kalçalarını ve kabalarını kuvvetle yoğurmakta, hatta hiç bir zaman acı vermeyen çimdikler atmakta, böylece ona derin bir doyum sağlamaktadır.
Karşılıklı burma ve ovalama hareketleriyle, eşler, birbirlerinin duyumsal yönden en alıcı nitelikteki beden kısımlarına uyumlu masajlar uygulayacaklardır. Bu tutkulu iş yapılırken bedenin hiç bir noktası ihmal edilmemelidir; Çünkü, son ve büyük yaklaşmadan önce, bedenlerin bütünüyle uyum içinde olmaları, deyim yerindeyse, aynı diyapozonda bulunmaları zorunludur; bir sonraki evrenin jestlerini ve tutkusunu kolaylaştırıcı bir aradır bu. Çoğunca unutulan uç kısımlar (sözgelimi ayaklar) bu arada rollerini oynayabilirler; ayaklar okşama ve sıkma konusunda duyarlı organlardır. O ana kadar sadece dıştan bir nitelik taşıyan, içe dönebilmesi, çiftleşme sırasında derin bir şekilde eleştirilmesi için, iki sevgilinin karşılıklı olarak birbirlerini kasları, bedensel duyumları aracılığıyla iyi tanımaları zorunludur.