Hayatın akışı içinde giderken, yolunuzun doğruluğunu düşünmek pek aklınıza gelmez. Gerçekten hedeflediğiniz yere doğru mu gidiyorsunuz, yoksa yönünüz biraz kaymış mı? Bu bilgiye sahip olmak için, şimdiye ve geçmişe göz atmak gerekir.
Bazen her şey yolunda gibi görünür ama bu bir illüzyondur. Eğer ara sıra durup, yaptıklarınıza bakmazsanız, kendi içinizde kaybolabilirsiniz. Kendinize sormanız gereken sorular ve verdiğiniz cevaplardan çıkaracağınız yorumlarınız vardır. Bunları ertelemeyin. İnsan herkesten kaçabilir, kendisi hariç! Sonunda mutlaka aynaya bakmak gerekecektir.
Çoğumuz için arkadaşlık kavramı önemlidir. Hayatımızı paylaştığımız, sırlarımızı taşıyan insanlar, bizden sevgi ve övgü bekleme hakkına sahiptirler. Ancak burada dikkat edilmesi gereken bir nokta vardır. Her arkadaş, dost değildir. Gerçekten sizi düşünen ve değer veren insanlarla arkadaş olmalısınız.
Üzüntülerinizi yürekten paylaşan ve mutluluklarınıza içtenlikle ortak olan kişileri arkadaş edinin. Bu durum, yürüdüğünüz yolda başarı getirecektir. Enerjinizi tüketen, sizi aşağı çeken insanları kendinizden uzak tutun. Arkadaş zannettiğiniz ama olmayan insanları nasıl ayıracaksınız? Şuna emin olun ki, gerçek dost kıskanmaz. Sizi kontrol altına almaya çalışmaz. Sürekli “ben söylemiştim “ diyerek, yaptıklarınızı başınıza kakmaz. Dost, öngörü sahibiyse, mutlaka uyarır ancak düştüğünüzde yanınızdadır ve sizi kaldırır. Geriye kalanlar, ahbap veya tanıdıktan öteye geçemez.
Hayatınızda sadece olsun diye var olan bir sevgili, eziyetten ve sırtınızda yükten başka bir şey değildir. Hayatınızdaki fazlalıklardan kurutulun. Dürüst olun ve kendi eleştirinizi yapın. Eğer ilişki yönünde hedefleriniz aynı değilse, neden başka birinin sorumluluğunu taşıyasınız ki? Sorunları görmezden gelmek, onları ortadan kaldırmaz. Beraber yaşamak veya evlenmekle ilgili olarak, ikiniz ortak fikirlere mi sahipsiniz? Sizin birliktelikten beklentilerinizle, onunkiler aynı mı? Dünya görüşünüz, aile yapınız, alışkanlıklarınız uyumlu mu? Gerçek bir aşkın içinde misiniz? Bu soruların cevabı, yaşamınıza ışık tutacaktır.
Dış etkenleri bir kenara koyalım. Üçüncü şahıslar, isteyip de yapmadığımız şeyler için bahanemiz olurlar. Siz mutlu olacağınız halde neleri yapmıyorsunuz, onları bir düşünün. Beğenmediğiniz yanlarınızı ve huylarınızı değiştirmek için, hangi sudan sebeplerin arkasına saklanıyorsunuz? Her yenilgide ortaya süreceğiniz bahanelerden başka, cebinizde neyiniz var? Kendinize adım adım gidilecek bir hedef planı yaptınız mı? Başkaları için yaşamaya devam mı ediyorsunuz? Hayır demeyi öğrenebildiniz mi?
Benim inandığım bir doğru var: Bir kadını kendinden başka kimse engelleyemez. Bir kadında bulunan sabır, azim ve yaratıcılık özellikleri, çalışma ve inançla birleştiğinde, dünyayı yerinden oynatabilir. Çevrenize şöyle bir göz gezdirip, hayran olduğunuz kadınların hikayelerine kulak verirseniz, ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız. Bir kadının gücü, karşısındakini şaşırtacak kadar büyüktür. Yeter ki istesin….