Arşiv Anasayfa Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
Sayfalar: 1234567891011
Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: -minel- Date: 01 March 2015, 12:52:05




Sabrina Jeffries bence tarihi aşk romanları konusunda en iyilerden .Bu kitap çok beğenerek okuduğum bir kitaptı.

Serinin diğer kitaplarını da beğenmiştim. Şüpheler ve kıskançlık yüzünden bir ailenin parçalanması ve bir annenin çocuğundan vazgeçmeye zorlanması

 çok üzücüydü.Ben bu konuda Pierce tarafındayım .Çünkü çok küçükken annesi ve babası tarafından akrabalarının yanında

yaşaması için gönderiliyor.Pierce bunun geçici bir durum olduğunu zannedip bir gün annesinin onu özleyeceğini ve almaya geleceğini düşünüyor.

Zaman geçipte onu almaya gelmeyince de ondan haber alabilmek için mektuplar gönderiyor ama hiç birine cevap alamıyor ve umudu tükeniyor.

Büyüyüp onlarla yüzleşecek yaşa geldiğinde ise annesi ve babası tarafından reddedilip evden kovuluyor.Annesinin haraketleri ve çocuğunu

reddetme sebebi doğrusu bana saçma geldi.Kendi oğluna gösteremediği ilgi ve şefkati refakatçisinin oğluna göstermeye çalıştı ama bence

kendi oğlu için daha fazla mücadele edebilirdi. Yine de anlatımı , konusu ve karakterleriyle hiç sıkılmadan okuyabileceğiniz harika bir kitap.

Bence hiç üşenmeyin ve seriyi en baştan başlayarak yeniden okuyup bu kitapla devam edin. Tavsiye ederim.  Göz Kırp


---------


Pierce “Benimle gelmek istermisin ? ” diye sordu Jasper ’a.

“Annem de gelebilir mi? Maisie? Kontes?”

Pierce eğleniyor gibi görünüyordu . “Bu üçü her yere seninle birlikte mi gelirler? ”

“Ş e y .. . ” Jasper bir an için düşündü . “Çoğunlukla. Maisie ile kalmam gerektiği zamanlar dışında yani, kimse tarafından görülmek istenmediğim zamanlarda ...”

 Jasper, Bay Fowler’a kaçamak bir bakış attıktan sonra fısıltılı bir sesle ekledi. “Yani Bay Siz -kim -olduğunu -bilirsiniz ’den saklanmam gerektiğinde .”


------------

“Hiçbir geyik uçamaz, evlat,” dedi Bay Fowler kesin bir  şekilde.

Jasper ona kötü kötü baktı. “Ren geyikleri uçabilir.”

“Şiirdekiler sihirli geyikler,” dedi Kontes nazikçe. “Onlar normal geyiklerin uzak akrabaları. Ancak normal geyikleri uçamaz."

Jasper, Kontes’e başını sallayarak “Öyle mi ? ” dedi sanki bu her şeyi açıklamış gibi.

 “Benim de Londra'da kuzenlerim var. Onlar da uçamıyorlar.”
Sırıt

Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: gök yüzü Date: 01 March 2015, 15:28:19
               


                    Loretta Chase - Senden Önce Senden Sonra

Dain, annesinin sevgilisiyle kaçması ve babasının zalim davranışları yüzünden kötü bir çocukluk geçirmiştir.

Buna fiziksel olarak güzel bir çocuk olmadığı için arkadaşlarının dalga geçmesi de eklenince alaycı, eğlence düşkünü,

umursamaz bir adama dönüşür.

Jessica da erkek kardeşinin içki ve kumar düşkünlüğünün sorumlusu olarak Dain'i görür ve kardeşini ondan kurtarmak için

mücadeleye başlar.

Öncelikle ben Dain'i ve Jessica'yı çok sevdim özellikle Jessica'yı Gülümseme  Hiçbir zaman Dain'in altında kalmadı, her zaman

ona karşılık verdi. Özellikle Dain,  Jessica'yı toplumda rezil ettikten sonra Jessica'nın bir misillemesi vardı ellerine

sağlık kızım dedim  Sırıt

Dain de çocukken yaşadıklarını atlatamamış ve sevgi arayan bir adam ama bir konuda ona kızdım. Kendisi de çocukken

dışlanmış  olmasına rağmen bunu bir başka çocuğa yaşatmaktan çekinmedi. O kısımlarda ona biraz kızdım ama sonradan

onun da aklı başına geldi.

Kısaca ben kitabı beğendim, tavsiye ederim. Puanım 8/10.



"Bertie, böyle gözlerini kısıp bakarken tıpkı bir domuza benziyorsun. Aslında seni son gördüğümden bu yana
bir domuz gibi şişmişsin.
En az on iki, on üç kilo almışsın hatta belki de on dokuz, yirmi. Ve hepsi göbeğinde toplanmış gibi görünüyor.
Aklıma Kral'ı getirdin."

"O balina mı? Hayır, benzemiyorum. Sözünü geri al, Jess."

"Almazsam ne olur? Üstüme mi oturursun?"   Sırıt



"Senin kız kardeşin ve en yakın arkadaşın olarak sana tavsiyede bulunuyorum: Dain kaçırılmaz bir fırsat bence.
Kancayı tak ve  ona oltayı at."

Jessica konyağından koca bir yudum aldı. "Bu bir alabalık değil, Genevieve. Bu kocaman aç bir köpek balığı."

"O zaman sen de zıpkın kullan."   Sırıt


Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: -minel- Date: 02 March 2015, 14:01:26



Güçlü kadın karakterlerin olduğu kitapları seviyorum.Bu kitapta öyle başladı ama sonra

Karenin Toprak ve korumalığını yaptığı Can arasında kalması beni sinir etti.Ben bu hikayede Toprağı daha çok sevdim ve

Karenin onu seçmesini  bekledim ama her zamanki gibi zengin ve yakışıklı olan starımız kazandı.Canın annesinin onu terketmesi ve babasının

kendini kurtarmak için suçlu insanlara onu  ihbar etmesi çok üzücüydü.Bazı kitapların sonunu tahmin etmeye çalışırım ama bu hikayenin sonu beni şaşırttı.

Tam bunlar kavuşamayacak Karen gidiyor derken Can ve Toprağın annesi -şaşırmayın onlar kardeşmiş- her şeyi itiraf etti .

Toprak Karen e olan sevgisini kalbine gömdü ve Can ile Karen kavuştular.Karen ve canın düğününde Melis in söylediği şarkı  hikayeye çok güzel uymuş.

Toprağın gözlerine bakarak  şarkıyı söylemesi çok tatlıydı.Toprak ile Melis in hikayesini de okumak isterim.Buradan yazarımıza duyurulur.

Güzel bir kitaptı .Beğenerek okudum tavsiye ederim. Göz Kırp


------------------------

Ama
En çok da yatak odası gülüşüne hasta olmuştum kadının.Resmen Ben kaşarım. Celsene. Beni rendelesene! diyordu.

Bense bu rendeleme eylemi için duvarı mı kullansam,yoksa yeri mi diye sürekli fikir değiştirip duruyordum.


-----------

Böyle zamanlarda, İstanbul'da yaşamaktan nefret ediyordum. Eminim kötü adamlar bu trafiğe hiçbir zaman yakalanmıyorlardı.

Şeytan yoldaşına yardım etmek için işbaşındaydı çünkü. Peki ya iyilerin koruyuculan neredeydi? Haa! Kesin onlar da trafiğe takılmakla meşguldüler!

 Ondan sonra Neden kötüler hayatta hep 1-0 önde? dive sorarlar. Cevabı belli efendim! Şeytan çalışıvor, ivilik melekleri de yatıyor!


-----------

Soğuk nevale! Ona Venüs demeyecektim artık! Bay Buzparçası, Plüton ya da Satürn'ü hak ediyordu.

Kısa süren yolculuğumuzun sonunda, Can ceketini giymek için canhıraş bir çaba içine girdiği sırada, Plüton dallaması mı desem,

 yoksa Satürn dingili mi? diye düşünüyordum.
  Dil Çıkart

Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: gök yüzü Date: 04 March 2015, 13:42:43

                 


                 Loretta Chase - Aşkın kalesi

Lisle çocukluğundan beri bir aile dostlarıyla birlikte Mısır'a gidip oradaki kazılara katılmaktadır. Ailesi ise onun Mısır

hevesinden bıkmıştır ve aile mülkü olan bir kaleyi düzene sokmak için onu İskoçya'ya gitmeye zorlarlar.

Olivia ise Lisle'in çocukluk arkadaşıdır. O da macera arayışındadır ve kale yolculuğuna kendini de dahil eder.

Kitabın ilk kısımları güzel başlamıştı, önce Lisle'in Mısır'dayken Olivia ile mektuplaşmaları vardı özellikle

Olivia'nın mektupları komikti  Gülümseme
 
Ama konu ilerledikçe biraz sıkıcılaştı gibi, kitap elimde süründü. Çiftimiz ve refakatçileri İskoçya'ya giderken olaylar çok

uzatılmıştı bir an önce gidecekleri yere varsınlar artık diye isyan etmiştim  Sinirli

Sonrasını da zaten bitsin diye hızlı hızlı okudum.

Bir yaş konusuna değinirsem Lisle 24 yaşındaydı, bir historical için yaşı küçüktü bence, daha büyük olmasını isterdim.

Kitapta biraz eğlence varsa o da Olivia sayesindeydi. Onun diyalogları, entrikaları kitaba renk katmıştı.

Onun dışında kitap sıradandı, okunmasa da olur yani. Puanım 5/10.



Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: Bendis Date: 06 March 2015, 10:13:40
Okuduğum ama yoğunluktan yorum yapamadığım kitapları yeni kitabıma başlamadan yapayım dedim Gülümseme





Böğürtlen Kışı - Sarah Jio

Çok satılanlar listesinden seçerek beğendiğim nadir kitaplardan. Genellikle o listeye bakarak aldığım kitaplar pek tat vermiyor bana, sanırım beklentim biraz büyük olduğundan.
Bu kitap çok hoşuma gitti. Uzun zamandır okumadığım için üzüldüm ama sanırım vakti gelmemiş benim okumam için. 1 metreye yakın kar olan köyümüzde sobanın yanında okudum inanılmaz zevkliydi. Vera.. Çok ama çok içim acıdı Vera'ya. Çocuğuna bakmak için sarfettiği emek, vefakarlık inanılmazdı. Özellikle bir bölümü içime gerçekten çok dokundu; Vera oğluna bakmak için bir otelde akşamları çalışmaktadır, müşterilerden birinin odasına sipariş ettiği pastayı götürürken oğlununda çikolatalı pasta yemesini istediği an, bütün çocukların çikolata yiyebilmesini dilediği an..   Sarah Jio'nun kalemi gerçekten çok güçlü. Herkes bu kadar güzel aktaramaz okuyucuya duygularını. Claire ise bitmek olan evliliğini Böğürtlen Kışı sayesinde kurtarır. Haftalık yazısına yetiştirmesi için Böğürtlen Kışı'nı konu veren patronu sayesinde kendini Vera ve Daniel'in hikayesini çözmeye adamış vaziyette bulur.
İçimi parçalayan ama çok tatlı bir his veren hikaye. Dram kitaplarından hiç hoşlanmam, ama bu yazar ne yaptığını iyi biliyor. Okumadıysanız okuyun.  Cool

"Ona böğürtlen kışı diyorlar. Meteorologlar, mevsim sonu görülen ani soğukları böyle adlandırılıyor. İlginç, değil mi?"
***
"Çocuklar annelerinden önce ölmemeli."






Hafta Sonu Kaçamağı - Sydney Landon

Bu kitabı nasıl anlatacağımı bilmiyorum. Çok büyük beklentiyle başladığım kitaplardan. Çok beğendiğimi söyleyemem ama tatlı bir hikayesi var.
Claire patronu Jason'ı çok beğeniyor ama Jason'ın onun adı hariç başka hiç bir şeyini bilmediğini düşünmekte. Jason'ın asistanı olan Claire aynı zamanda ek iş olarak annesinin giderlerini karşılayabilmek için pastanın içinden çıkan parti kızı işini de yapmaktadır. Gittiği partilerden birinde pastadan çıkar çıkmaz patronu Jason'ı gördüğünde ikisi de ufak çaplı bir şok geçirir.  qulkjsd
Jason çok korumacı, Claire ise bir o kadar özgür hissetmeyi seviyor. Aradaki bu çatışmadan bakalım kim galip gelecek Gülümseme
Kitapta bence bir mantık hatası var. İlk başlarda Claire hep sıkıcı kumaş pantolonlar giyen zevksiz giyim tarzı varmış gibi anlatılmış ama kapaktaki hatun hiç öyle durmuyor. Gülümseme
Claire'nin arkadaşı Suzy'e bayıldım. Çok güzel espriler yapıyor Gülümseme

"Claire ve Suzy arasında geçen bir konuşma:
'Jason sana bu hafta sonu evine gelmek ister misin diye sormamı istedi. Orada şirket birleşmesi hakkında Grayson ile çalışacağız ve görünüşe göre Grayson senin de gelip gelemeyeceğini sormuş'
'Iğğ...gerçekten mi? O eski kafalı benimle kurtlarını dökeceğini mi sanıyor? Yani aslında yakışıklı ama o kadar kibirli olması utanç verici. Jason'a göbek deliğimde biriken pamukçukları toplamayı tercih edeceğimi söyle' "
aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa
***
"Restorana Jason'dan önce varırsa parmağındaki bandaji farkettirmeyebilirdi. Makyajını hızla bitirip dairesini kilitledikten sonra arabasına doğru yola koyuldu. Ah, harika, seksi görünmek yerine bir ördek gibi paytak paytak yürüyorum."  qulkjsd
***
"Claire, Jason'ın onu izlediğini görünce kızardı. "Bu gece çok güzel görünüyorsun Claire, mavi sana çok yakışıyor."
'Teşekkürler. Sende çok güzel görünüyorsun.B-ben hoş görünüyorsun demek istedim.' Ah harika, bir iş yemeğinde mezuniyet balomdaymışım gibi davranıyorum ve önce patronuma güzel göründüğümü söyledim. Lütfen masa açıl ve beni içine al"
 123123






Deli Divane - Nehir Erdem

Yüzümde kocaman gülümsemeyle okudum bu kitabı. Okuma fırsatı bulursanız okuyun derim. Hikayesini yazıp sizi sıkmayacağım. Birkitapdelisi bloğundan aldığım görselleri size ekleyeyim siz karar verin okuyup okumamaya. Ben beğendim. Babaanneyi daha da çok beğendim. Böyle net hatunlara bayılırım, bu tontiş nine sizi sevmezse artık Allah yardımcınız olsun  qulkjsd
Tek kızdığım nokta Mehmet'in Yeliz'e neyse okumayan çok ben yazmayayım spoiler olmasın. Ama okuduğunuzda zaten hak vereceksiniz bana.
Eğer karşınızdakinin masum olmasını istiyorsanız sizde masum olmak zorundasınız. Ben her şeyi yaparım ama sen kadınsın tribine giren erkekler midemi bulandırıyor.

"Hemen içeri giriliyor ve o üstler temizleniyor. Duru hanım, sizin doğum gününüz hatırlatırım. İki yaşına giren bir kız, artık genç kızdır. Hiç yakışmıyor... Misafirlerimiz gelmeye başladılar bile.."
"Eveeetttttt ben genç kız olduuummm! Evlen'cem!"
 123123

***
"Buyrun Yeliz Hanım odanıza geçelim.'
Sinirlenen Yeliz arkasından yürüyen adama ters ters baktı.
'Bunu benim demem lazım değil mi? Ev sahibi benim.'
Yeliz'in çemkirmesine sırıtırken, kızın kulağına doğru diğerlerinin anlamayacağı şekilde fısıldamıştı genç adam.
'O zaman beni odana götür Yeliz.'
 Sırıt









Çifte Vuruş - Olivia Cunning

Trey.. Trey... Treyyy.....  qulkjsd
Kirazlı lolipop manyağı tatlı serseri. Yorum yaparak sizi daha fazla heyecanlandırmak istemiyorum. Bu kitap ile birlikte Günahkarları tamamladık. Yazar aştı kendini ama Trey'den beklenilecek şekilde yaptı  qulkjsd +18 filan değil +25 olmalı bence.

Fırsatını bulursanız okuyun  qulkjsd

"Bütün dolapları iki kere kontrol ettikten sonra, otobüsün ön tarafına doğru harekete geçti. Otobüsü kullanan Sed'e;
 'Durmamız gerek! Bütün lolipoplarım bitmiş!' dedi.
'Trey, saat sabahın ikisi ve dağ başındayız. Durmak istesem bile-ki bunu istemiyorum- önümüzdeki yüz kilometre boyunca lolipop filan bulamayız.'
'Bir lolipopa ihtiyacım var. Hemen!'
'Tatlım galiba çantamda bir tane olacaktı' dedi Reagan.
Trey döndü ve Reagan'a sanki cennetten inen bir melekmiş gibi baktı."
 123123
***
"Dare, Reagan'a artık bir starmış gibi davranması gerektiğini anlattıktan sonra Reagan'ın tepkisi:
'Pekala' dedi Reagan. 'Deneyeceğim'. Reagan esniyormuş gibi yaptı. 'Bu jette olimpik bir yüzme havuzu olduğuna ve tam donanımlı bir spa olmadığına inanamıyorum. Bu şartlar altında nasıl yaşamam bekleniyor? Lanet olası biram nerede? Soğuk olsa iyi edersiniz.' Reagan, kahkaha atan Dare'e baktı ve 'Nasıldı?' diye sordu.
'Çok daha iyi'.
123123

Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: gök yüzü Date: 06 March 2015, 18:34:47

           


               Courtney Milan - Anlasana

Ash küçükken ailesine yardım etmesi için Parford düküne gider ama adam onu kovar. Hastalıktan dolayı kız kardeşi ölünce

geçimlerini sağlamak için Mısır'a gider. Yıllar sonra zengin bir adam olmuştur ve dükten intikam almanın bir yolunu bulur,

bu sayede kendisi dükün varisi olur.

Margaret ise dükün kızıdır. Ash'in yaptıkları yüzünden kardeşleriyle birlikte toplumdan dışlanmıştır.

Ama yine de Ash'ten etkilenir.

Öncelikle ben Ash'i çok sevdim. Kardeşleri için herşeyi yapan bir adam, onları çok seviyor  düklüğü bile kendisi için değil

kardeşlerine daha iyi bir hayat sağlamak için istiyor , ama kardeşleri kıymetini biliyor mu hayır  Sinirli

Kitapta beni en çok etkileyen 2 şey Ash'in okuyamadığı, iyi bir eğitim alamadığı için kendisini kardeşlerinden aşağı görmesi

bir de Margaret'in kendisini değersiz hissetmesiydi. Bu iki durum onların içinde bir yaraydı ama beraber bunların üstesinden

geldiler  Öpücük

Bu çiftle ilgili en sevdiğim şey birbirlerine hep destek olmalarıydı, hep bir takım gibiydiler  Öpücük

Margaret'in babasına da sinir oldum adam ölüm döşeğinde ama hala Margaret'a acı çektiriyordu.

Kısacası kitabı da baş karakterleri de sevdim, herkese de tavsiye ederim. Puanım 8/10.



Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: -minel- Date: 08 March 2015, 14:57:48




Claire bir firmada yönetici asistanlığı yapmaktadır.

Babasının ölümünden sonra hasta olan annesine bakmak ve ihtiyaçlarını karşılamak  için  ikinci bir  işte daha çalışmaya başlar ve

ikinci işinde -bekarlığa veda partilerinde pastanın içinden çıkıyor - Peynir  patronuna yakalanır. Clare ve Jason bu olaydan sonra aslında birbirlerini

 iş hayatı dışında hiç tanımadıklarını farkederler ve birbirlerine ilgi  duymaya başlarlar .


"Kendi hikayenizden sıkıldığınızda romantik bir kitap okumak iyi gelir."


Gerçekten de bir önceki okuduğum kitaptan sonra bu kitap bana ilaç gibi geldi.Belki her hikayede aşk var  ve her yazar kendinden bir şeyler

katarak anlatıyor ama bence bu kitap harikaydı.Kitaba dün akşam başladım ve ne zamam bittiğini anlayamadım bile.

Bitirince baktım 304 sayfaymış ama ben kendimi öyle kaptırmışımki bana yine de kısa geldi.Ben Clare ’in arkadaşı Suzy’e bayıldım kendine güvenen 

, neşeli  ve hayat dolu bir kadın .En sıkıntılı anda bile  esprileriyle çevresindekileri güldürmeyi başardı. Suzy’ nin hikayesini de okumak isterim .

Bu kitap serinin ilk kitabı.Serinin diğer kitapları hakkında bilgisi olanlar bizimle paylaşırsa sevinirim.

Tavsiye ederim. Göz Kırp


------------

Bunca yıl ona karşı nasıl bu kadar kör olabilmişti ve daha da önemlisi,

 insan asistanının işten sonra pastalardan fırladığını nasıl olur da bilmezdi ki?
Sırıt

-------------

“Sakıncası var mı? Giyinmek istiyorum da,” dedi.

“Hayır, sorun değil. Lütfen devam et.” Jason’m yüzündeki alaycı bakış Claire’de, havlusunu çıkarıp Jason’ı onunla boğma isteği uyandırdı.
Dil Çıkart

---------------

Hımm, çoook güzel kokuyor. O parfümden bir şişe alıp, çarşaflanma döküp içlerinde

yuvarlanabilir miyim acaba?Ah Tanrım, bu gece tam yemelik görünüyor. Menü de olduğunu

bilsem kesin onu sipariş ederdim.
Peynir

---------------

“Pekâlâ hanımlar, hadi itiraf edin, kahkahanızın sebebi ben miyim?”

 Jason gülümsemeye devam ederek Claire’in yanma oturdu

“Hayır, üzgünüm. Ama dışlanmış hissetmek istemiyorsan, sana daha sonra gülebiliriz,”
Dil Çıkart


Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: gök yüzü Date: 09 March 2015, 15:16:19
           


               Mary Wine - Seninle ya da Sensiz

Bu kitap serinin 2. kitabı. Ben daha önce bu kitabı atlayıp 3. yü okumuştum. 1 ve 3 numarayı okuyup 2'yi okumamak olmaz

dedim zaten kısa bir kitaptı hemen bitti. Konusuna gelirsem; Brina klan reisinin kızı ve küçüklüğünden beri rahibe olması

planlanarak yetiştirilmiş. Connor ise Brina'nın kız kardeşiyle nişanlı. Ama kız kardeşin başkasıyla ilişkisi olduğu ortaya çıkınca

Connor da onunla evlenmekten vazgeçip Brina'yı kaçırıyor.

Konu genel olark böyle. Karakterlere gelirsem yazarın artık kadın karakterlerini iyice öğrendim. Bu kızların düsturu

"istemem  yan cebime koy"   Sırıt   Brina, Connor'a hem ağzına geleni söylüyor 2 dakika sonra ise yağ gibi eriyor  Sırıt 

Artık bu duruma alıştığım için 3. kitaptaki gibi sinir olmadım kızın bu davranışları karşısında gayet de eğlendim Gülümseme

Yorumumu son olarak kalenin kahyasının Connor'a sözleriyle bitirmek istiyorum.

"Connor sözlerimi iyi dinle. Onun bedenine sahip olabilirsin ama ruhuna asla."   Sırıt   Sırıt

Bu sözlerden sonra gülsem mi ağlasam mı bilemedim Gülümseme  İskoç romanı okumuyorum da sanki Yeşilçam filmi izliyorum Gülümseme

Canınız çok İskoç okumak istiyorsa okunabilir bir kitaptı. Puanım 5/10.



Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: -minel- Date: 09 March 2015, 18:58:49




Bu kitabı çok beğendim.Yelizle Mehmetin atışmalarını babaannesinin onlara çemkirmesini gülerek okudum.

Babaannenin sözlerine o kadar çok güldümki gözümden yaşlar geldi. Peynir  Yazar kitapta Karadeniz yöresini ve  insanlarını öyle

 güzel anlatmışki yemin ediyorum o an çok kıskandım oralarda olmak ve anlattığı yerleri görmek istedim.

Kitapta sözü geçen bütün o türküleri  kitabı okurken severek  tekrar tekrar dinledim.Kitabın her bir bölümünü beğenerek okudum

 ama sadece tek bir bölümdeki Mehmedin düşünceleri ve ben haklıyım mantığı beni sinir etti.En beğendiğim bölüm ise birbirlerinin

gözlerine bakarak türkü söylemeleriydi.  Öpücük Öpücük

Ben yazarın anlatımını çok beğendim.Yayin evleri basit ve birbirinin tekrarı esprileri bile birbirine benzeyen kitaplar yayınlayacaklarına

 böyle değerli yazarların  kitaplarına daha çok yer vermeli. Komik , eğlenceli  ve bazen hüzünlü keyif alarak okuduğum harika bir kitaptı .

Tavsiye ederim.  Göz Kırp


----------------

"Hayır, yani şimdi deseler ki biz bu kızı istemeyiz, ne olacak? İnsan önce bi' haber verir, ben bi' hazırlanırım, yani en azından

 psikolojimi hazırlarım. Ahhh psikoloji dedim değil mi? Hani nerde? Sen bende psikoloji bile bırakmıyosun ki!

Ama annenler bunu nerden bilsin? Hah... Deli bir gelin diyecekler! Ne bilecekler gelinlerini delirten kendi oğullan! Ay

bak gelin dedim... Aaaayyyy ben gelin ol'cam di'mi?"
Sırıt ;

---------------------

"Sen gül bana gül... Alırsan böyle odunu, kavgada edersin kafayı da yersin!

 Millet patır patır masaja gidiyor, çamur maskeleri falan, bizimki elinde çamur kabı beni bu odaya tıkıyo'!

Neymiş efendim, orada erkek masajcılar da varmış?" Ve o aralık kapıdan nemli saçları ve yeni tıraş olmuş hâliyle  Mehmet göründü,

burnundan kıl aldırmaz hâliyle... "Oldu kızım, elleteyim bir de..
Peynir

------------------   

"Sana hiç laf yetiştiremeyeceğim sevgilim. Defolma özgürlüğünü kullan, yeter..."




   

Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: BÖRÜLCE Date: 10 March 2015, 12:31:07

Serinin son üç kitabını da heyecanla soluksuz bir şekilde okudum ve bitti.Son kitap Lider okuması en zor ve en duygusal olanıydı.Bazı yerlerinde göz

yaşlarımı tutamadım.İlk iki kitapta baş karakterimiz, müthiş kedi kız Faythe ile pek anlaşamamıştık.Son iki kitapta da beni fena kızdırsa da en azından

sonunda doğru seçimi yaptı.Yazar son ana kadar Faythe,Marc ve Jace arasındaki aşk üçgeninde her şeyi belirsiz tuttu.Ve sonlarında şimdi bir saçmalık

olacak diye nefesimi tutarak okudum.Ama neyse ki çekilen acıları yeterli bulmuş olacak ki sonunda azıcık da olsa gülümseyebildim.Seri genel olarak,kediye

dönüşebilen,insanlardan ayrı yaşayan sürünün kendi aralarındaki çekişmeleri,kötünün iyiyle kavgasını anlatıyor.Her kitapta bolca aksiyon ve heyecan

var.Benim kitaptaki favori karakterim Liderleri olan ve okurken adamdaki karizmayı sonuna kadar hissedebildiğiniz,Faythe'in babası Greg Sanders oldu.   Öpücük 50

yaşında ama o kadar etkileyiciydi ki,Marc ve Jace onun yanında Faythe için kavga eden iki çocuk gibi geldiler bana. Hehehe Okumayanlar için kesinlikle tavsiye

edebileceğim bir seri.   Gülümseme En güzel tarafı serinin tamamlanmış olması (Ben öyle biliyorum) ve yazarın kaleminin çok iyi olması.Özellikle son üç kitapta

tempo hiç düşmüyor.   Göz Kırp

Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: BÖRÜLCE Date: 10 March 2015, 12:33:31

Kitabı elime aldım ve bırakamadan bitirdim.Deniz'in hayatı nereye gidecek diye merak içinde,sonunda bir mutluluk yakalayabilme umuduyla çevirdim

sayfaları.Gerçek bir hayat hikayesinden esinlenerek yazılmış bu kitap.Ve okudukça Deniz'e hayran kaldım.Yaşadığı onca şeye rağmen tekrar tekrar ayağa

kalkmasına,hayvan sevgisine,cesaretine,hayata karşı gücüne,sevdiklerine kendini sonuna kadar verebilmesine.... Bir kere kalbi çok kötü kırılmasına rağmen

tekrar açtı yüreğini sonuna kadar.Tekrar kırıldı... Bugüne kadar okuduğum tüm kitaplardan farklı,size hiç bilmediğiniz dünyaların bir kısmını sunan,toplumsal

sorunlara da değinilmiş,aşkı bambaşka gözlerle anlatan,yalnızlığı,sevgiden başka bir şey istemeyen özel bir hayatı anlatan bir kitaptı benim için...

Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: sanane_61 Date: 11 March 2015, 01:42:49
Nora Roberts - Büyülü Ölüm



Allahım uzun bi aradan sonra normal kitap bitirmenin sevincini yaşıyorum resmen  qulkjsd Genelde kısa değişik gelen wattpad hikayelerine sarmıştım hala daha onlara devam ediyorum ama normal kitap okumayı özlemişim.  :-x Neyse bu ufak içimi dökmeden sonra kitaba geçebilirim. Roarke! Roarke!  :-x Bayılıyorum bunların diyaloglarına  :$ Bu sefer Eve'nin polis departmanından biri ölüyor ve bu gizli göreve Eve getiriliyor. Bu gizli görev yüzünden en sevdiği dostuna yalan söylemek zorunda kalıyor. Tabi Eve'mız her türlü görevin üstünden başarıyla geliyor. Bu kitaptaki ölümlerimiz büyülü (!)  Peynir Wicca'lar, cadılar ve şeytana tapanlar derken bi çırpıda okuyup bitiriyorsunuz. Katilin kim olduğunu en başta bilseniz de arada şüpheye düşüyor insanı bu yazar ablamız Dil Çıkart Kesinlikle ve kesinlikle tavsiye ederim. Hala daha başlamayan var mı bilmiyorum ama çok şey kaçırıyor derim Göz Kırp Bu arada kitabın bu kapağını görseydim okuyup okumamak arasında kalırdım zannımca Sırıt Sırıt


"Eve: Senin Cincinnati'de Cadılar Konseyi'nde bir kuzenin mi var?! Peabody beni hala şaşırtmaya devam ediyorsun.
Peabody : Bir gün sana büyükannemi ve onun 5 sevgilisini anlatırım.
Eve: Bir kadının yaşam sürecinde beş tane sevgili edinmiş olması pek anormal görünmüyor.
Peabody: Hayatı boyunca demedim ki; geçen aydan bahsediyorum. Ve hepsi aynı anda. Ve büyükannem doksan sekiz yaşında. Umarım ona benzerim."


"Eve: Frank'in kişisel sistemine ve kayıtlarına girmek için senin ... yeteneklerini kullanabilir miyim? Ne dersin?
Roarke: Duruma göre değişir, Teğmen. Bana da bir rozet verecek misin?
Eve: Hayır. Ama bir polisle seks yapma şansı elde edeceksin.
Roarke: Peki polisi kendim seçebilece miyim? ( Genç kadın koluna bir yumruk indirince, Roarke sadece gülümsedi.) Seni seçeceğim. Büyük ihtimalle..."


"Peabody: Roarke'un erkek kardeşleri, kuzenleri, amcaları filan yok, değil mi?
Eve: Bildiğim kadarıyla Peabody, o kendine özgü bir tür."


" Roarke: Sen bir oyun ünitesini karıştırıcıya çevirmişsin. Kendi başına... Ve bu karıştırıcı benim güvenliğimi okuyup, klonlayıp sistemi devre dışı bıraktı.
Jamie: Evet onun gibi bir şey. Bir şeyi atlamış olmalıyım, destek ünitelerden birini belki. Senin sitemin gerçekten ultra boyutlarda iyi. Görmek isterim.
Roarke: Rüyanda görürsün ancak, (diye fısıldadı ve aleti cebine soktu.)"


" Peabody: Bu arada Dallas?
Eve: Ne oldu, Peabody?
Peabody: Bu çok güzel bir dövme, yeni mi?
Eve: (Eve dişlerini sıktı ve kapıya doğru olabildiğince asil bir şekilde yürüdü.) Gördün mü? Sana şu aptal gül goncası yüzünden küçük düşeceğimi söylemiştim.
Roarke: Uyuşturuldun, tokatlandın, çırılçıplak bağlandın ve neredeyse öldürülüyordun ve popondaki bir gül seni küçük düşürüyor öyle mi?
Eve: Ötekilerin hepsi işin bir gereği. Gül goncası ise kişisel.
Roarke: Teğmen, seni seviyorum." :-x :-x :-x


Edit: Kitaplar o kadar alıntı yapmaya müsait ki insan nerden kırpsam diye düşünüyor Sırıt Sırıt

Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: Bendis Date: 13 March 2015, 12:25:10



Karanlıkta Buldum Seni - A. Meredith Walters


Tatlı Şeytan kitabından sonra okuduğum ikinci Go Kitap yayını.
Maggie tam bir iyi aile kızı. Gülümseme Ailesiyle güzel vakit geçiren, onu seven ve düşünen iki yakın arkadaşı var. Küçük huzurlu kasabalarında mutlu huzurlu yaşayıp gitmektedirler.. Ta ki, Clayton'a çarpana kadar Gülümseme Ordan bakınca tam bir klişe görünüyor ama okudukça öyle olmadığını anlayacaksınız. İnsan içine çıkmamaya özen gösteren ve iletişimden veba gibi kaçan Clayton ile arkadaş olmayı Maggie kafasına takmıştır ve olacaktır. Onun tabiriyle başka yolu yok  qulkjsd

Maggie, Clayton'ın esrarengiz havalarını çözmeye başladığı an aralarındaki çekimden dolayı kısa zamanda "arkadaş" olurlar.  :$
Clayton'ın dengesiz davranışlarından bana okurken gına geldi ama nihayetinde sebebini anlıyoruz. Bazen gerçekten gitmek gerektiğini insanın kabullenmesi lazım. Körü körüne devam etmek insana sorundan başka bir şey getirmiyor. Bir diğer nokta da, Clayton'ın anne-babası. Allahım ne sinir bozu tiplerdi öyle. !
Goodreads'tan anladığıma göre serinin ilk kitabıymış. Devamını merakla bekliyorummmm...

Akıcı, genel olarak komik, yer yer sinir bozucu bu kitaba denk gelirseniz okuyun Gülümseme





"Rachel söylediklerime kanmıyordu tabi ki! Elime vurdu. 'Saçmalama!. Clay senden hoşlanıyor. Hem de çok. Ayrıca ona tamamen güvenmiyor olsam da, bir birinizden ne kadar hoşlandığınızı görebiliyorum. Gençler birbirini tanımış, sevmişse de bize söz düşmez. O yüzden moron gibi davranmayı bırakıp harekete geçmelisin bence."  qulkjsd

***

"Clay arkasını dönüp yanımızdakileri görünce şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırdı. Soru sorar bir sesle Kylie ve arkadaşlarına 'Merhaba?' dedi.
Clayton Reed etkisi tüm gücüyle karşımda etkisini gösteriyordu. Ağzı kulaklarına varan Kylie yemin ederim bir ara dudaklarını yaladı. Şu sıralar Daniel'la birlikte olduğunu unutmuş gibiydi. Ne kadar da iyi bir sevgili!. Dana göğsünü öne çıkardı, McKanna da saçlarını savurdu. Tanrım! Discovery Channel'da hayvanların çiftleşme ritüellerini izliyordum sanki. Şu kızların saldığı feromonlar bir eşşeği bile boğabilirdi."
 123123

***

"İlginç. İstediği yere oturabilirdi. Sosyal hiyerarşide istediği yere yerleşebilirdi. Ama hiç kimseyle göz teması kurmadan gidip bir masada tek başına oturmayı seçmişti. Eski ceketinin cebinden bir MP3 çalar çıkarıp kulaklıkları kulaklarına taktı. Vermeye çalıştığı mesaj gayet açıktı: Ölüm kalım meselesi bile olsa yaklaşmayın!."  qulkjsd (Bende bunun aynısını yapıyorum --Seda  Sırıt )

***

"Eğilip alnıma bir öpücük kondurdu ve babamı kocaman öpüp evden çıktı. Ben de simidin geri kalanını ağzıma tıkıştırıp elimin tersiyle dudaklarımı sildim. Birden burnumun altında bir peçete belirdi. 'Ahırda mı büyüdün, kızım?' diye dalga geçti babam benimle."   qulkjsd







Kelebek figürlerini genel anlamda çok sevdiğimden Clayton'ın Kelebekli sevgi gösterileri çok hoşuma gitti. Gülümseme  :-x


Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: Bendis Date: 13 March 2015, 12:25:45



Yağmur Sonrası - Sarah Jio


Şuan gerçekten bir roman okumuş gibi hissediyorum. Sarah Jio sana bu zamana kadar okumayarak haksızlık etmişim..

1940'lı yıllar, İkinci Dünya Savaşı devam etmektedir. Anne ve Kitty iki çocukluk arkadaşı hemşirelik okulunu bitirdikten sonra görünüşte ülkelerine destek olmak için savaşta hizmet etmek amacıyla Bora Bora Adalarına gitmeye karar verirler. Kitty'nin asıl gitmek istemesinin sebebi kalp kırıklığını gidereceği uzak bir diyar arayışı iken, Anne ise evlenmek üzere olduğu Gerard'dan, gerçekten evliliğe hazır olup olmadığını bilemediği için kaçmaktadır.
Bora Bora adalarına adım attıkları ilk gün Kitty'de ki değişimi farkeden Anne, zamanla arkadaşının "arkadaşlığını" gayet güzel anlayacaktır. Her geçen gün Gerard ile yapacağı evliliği düşünürken ada da kalbini titreten Westry ile karşılaştığında işler Anne için daha da çıkılmaz bir hal alır. Geride bırakıp, döndüğü zaman evleneceklerine söz verdiği Gerard ile kalbinin tek aşkı olduğunu hissettiği Westy arasında kalan Anne'ye ne yapması gerektiğini zamanla Kitty "arkadaşça" gayet güzel gösteriyor.

Çok çokk beğendim. Akıcı, merak uyandırıcı ve sonlarına doğru bitmesini istemeyeceğiniz bir kitap.

Burdan o Kitty'ye güzel laflarım olurdu ama kendime saklayayım. Bir roman karakterine bu kadar cephe alabileceğimi düşünmemiştim hiç Gülümseme
Neyse madem ki söylüyorum Gerard'a da diyorum ki; "Adamsın!"


Fırsatını bulursanız okuyun diyorum ve Arkadya Yayınlarına bu güzel kitabı yayınladıkları için çokkk teşekkür ediyorumm..


Ve hoşuma giden bir kaç alıntı..

"Ben ona yalnızca br parçamı verirken, o tüm kalbini bana vererek bütün hayatını bana adamıştı. Benim kalbimdeyse, içinde sönmeyen bir mumun yandığı kilitli bir oda vardı."

***

"Madalyonuma dokundum. 'Hayır tatlım', dedim 'Asla yalnız değildim. Biriyle aşkını paylaştığın zaman bu bir süreliğine de olsa, onu daima kalbinde taşırsın."



Kitabın goodreads'da gördüğüm kapağı bu. Sanırım orijinal kapakta bu oluyor. Kitapları alırken kapaklarına özellikle dikkat ederim. Ne yalan söyleyeyim bazen kapakları yüzünden aldığım kitaplar da mevcuttur. Kitabı okuduktan sonra tekrar arka kapaktaki yazıları okumayı ve kapaktaki görsellere göz atmayı daha çok severim. Arkadya'nın kapağını sevdim, ama orijinal kapak tam hayallerime uyan kapak..


Ynt: Kitap Yorumları Buraya By: Bendis Date: 13 March 2015, 12:27:10



Cennetin Rengi - E.V.Mitchell


Vayyy bu ara kendimi çok şanslı hissediyorum. Üst üste okuduğum kitaplar tam bir Romann..
Sabah elime aldım kitabı ve şuan bitti. Elimden bırakmak istemedim. Arkadya Yayınları'nın çıkardığı kitaplara bundan sonra öncelik tanıyacağımdan eminim.

Kitabımız Sophie'nin muhteşem hayatını anlatarak başlıyor ve ortalarına doğru annesi Cora'nın hikaesini okurken buluyorsunuz kendinizi.
Umudu,  hüznü, sevinci, daha doğrusu yaşama sevincini, ikinci şansları ve arafı bu kadar güzel anlatan bir kitabı yakın zamanda okumamıştım.

Şuan yeni bitirdiğim için hangi bir özelliğini yazacağımı bilemediğimden daha doğrusu spoiler vermeden yazamayacağıma inandığım için kısa kesiyorum Gülümseme

Oldukça uzun bir alıntıya yer vermek istiyorum. Aslında kitabın bir sayfasını şuan komple yazıcam size Gülümseme


"Başımı tekrar yastığa gömerek Kirk'ün şimdilerde nasıl göründüğünü düşündüm. Saçları dökülmüş müydü? Gülümsemesi değişmiş miydi?
'Dişlerimi fırçalamam gerek,' diye bağırdım panikle. 'Duş da almalıyım.' Etrafta bir çağrı düğmesi aradım. 'Bir hemşire çağıramaz mıyım? Yardıma ihtiyacım olacak.'
Jen hemen ayağa fırladı. 'Ben hallederim.. Hemşire! Hemşire yok mu? Burada yardıma ihtiyacımız var!.'
İri yapılı yaşlıca bir hemşire koşarak geldi. 'Ne oldu?' Bakışları önce monitörlere, sonra da bana kaydı.
'Kaygılanma,' dedi Jen. 'Hala yaşıyor. Fakat yıkanıp paklanmaya ihtiyacı var. Bir de makyaj yapması gerekiyor.'
Hemşire kollarını birbirlerine bağladı. 'Burası güzellik salonu değil hanımlar, hastane. Üstelik bugün eleman sıkıntımız var. Size daha sonra dönmeye çalışırız.'
Jen uzun adımlarla hemşirenin karşısına dikildi. 'Sanırım beni anlamadınız.' Eliyle beni gösterdi. 'Bu hanımın yıllardır görmediği lise aşkı her an burada olabilir. Üstelik kendisi bir hafta öncesine kadar ölüydü!'.
Hemşire, Jen'i geçip yatağımın ucuna kadar ilerledi.
'Bu adamla kaç yıldır görüşmüyorsun?'
'Neredeyse yirmi.'
Omuzları yenilgiyle düşerken derin bir iç çeken hemşire, yatağa eğilip çarşafları kaldırdı.
'Kalk bakalım prenses, Romeo geldiğinde karşısında koma kokan bir hasta bulsun istemeyiz.' Jen'e baktı. 'Rujun var mı? Allık da olabilir. Biraz solgun görünüyor.'
'Ah evet' dedi kız kardeşim, çantasından devasa boyutta başka bir çanta daha çıkardı. 'Hepsi burada.' "




Bu alıntıda ne var diye düşünmeyin, yaşanan onca olaydan sonra Sophie'nin Kirk'e nasıl ihtiyacı olduğunu okuyunca anlayacaksınız Gülümseme


SiteMap - İmode - Wap2